2016-12-15 19:00:02 [M.S.T.] 1,547
Bu kıssa, ecel hükmünün ve fânîlik hakikatinin de misâlidir. Bize sermaye olarak verilen ömürler, rüzgâr gibi hızla geçmekte, Hak ile mülâkî olunacak an gelivermektedir.
2016-12-15 18:02:34 [M.S.T.] 1,355
Dr. Ahmet Hamdi YILDIRIM, "Ölen kimsenin ruhu dünya ile irtibat kurabilir mi?" sorusunu cevaplıyor...
2016-12-15 17:54:58 [M.S.T.] 1,353
Zekatın kurumsallaştırılarak, sistemli bir şekilde toplanması ve dağıtılmasının, İslam dünyasında yaşanan terör ve mülteciler sorununa çözüm oluşturabileceği belirtiliyor.
2016-12-15 17:40:18 [A.G.] 2,106
Müslüman kimlik ve kişilik bozulmasından kaynaklanan ve başarısızlığımızı tetikleyen belli başlı zaaflarımız...
2016-12-15 17:35:37 [A.G.] 1,017
Diyanet İşleri Başkanlığı Avrupa’da ilgili ülkelerin anayasasına ve kanunlarına göre kurulan sivil toplum kuruluşlarının din görevlisi talebini yaklaşık 40 yıldır karşılamaktadır. Bugüne kadar hizmet yürütülen bu ülkelerde özgün bir model ortaya konmuş ve herhangi bir sorun yaşanmamıştır. Diyanet İşleri Başkanlığının ortaya koyduğu din hizmetleri toplumlarda şiddeti değil, her zaman barışı, güveni ve huzuru esas almıştır.
2016-12-15 17:21:58 [M.K.] 2,253
Mal, canın yongasıdır ve onun elden çıkması, insanoğlunun en mühim endişe sebeplerinden biridir.
2016-12-15 17:21:11 [M.K.] 1,470
2011'den bu yana devam eden Suriye'deki iç savaşta şimdiye kadar yüz binlerce kişi hayatını kaybetti, milyonlarca kişi vatanını terk ederek başka ülkelere sığındı.
2016-12-15 17:19:37 [M.K.] 2,541
Şeyh Sâdî, 13. asırda yaşamış bir gönül insanıdır. Yirminin üzerinde eser kaleme almış olmakla birlikte, bilhassa Mevlânâ Hazretleriʼnin üslûbunu hatırlatan Bostan ve Gülistan adlı hikemî eserleriyle tanınmıştır. Âlim ve edib bir mutasavvıf olan Şeyh Sâdî; ilim, irfan, ibadet ve cihadla dolu, bir asırlık ömrün ardından, doğduğu yer olan Şîrazʼda vefât etmiştir.
2016-12-15 17:09:18 [A.G.] 1,294
Suriye'nin doğu Halep bölgesindeki yaralıları taşıyan 20 otobüs, kuşatma bölgesinden çıkmak üzere yeniden rejimin kontrol noktasına hareket etti.
2016-12-15 16:22:54 [A.G.] 3,725
Cemaat, birlik ve topluluk anlamına gelen bir kavramdır. Din-i İslâm, ruhbanlık dini değil, cemaat dinidir. Mü’minlerin, birbirinden kopuk tek tek yaşayan kimseler değil, birbirine kenetlenmiş tuğlalar misali bir bütünlük oluşturması esastır.
2016-12-15 16:16:59 [M.K.] 847
Araban İlçe Müftülüğü, vatandaşların şiddetli rüzgar nedeniyle olası sobadan sızan karbonmonoksit gazından zehirlenmemeleri için tedbir amaçlı camilerde anonslu uyarı yaptı.
2016-12-15 12:42:30 [M.K.] 1,193
Konya Beşiktaş Futbol Okulunun altyapısında yetişen sporcular, İstanbul'daki terör saldırısında yaşamını yitiren şehitlerin ailelerine bir haftalık harçlıklarını gönderecek.
2016-12-15 12:29:22 [M.K.] 78,919
Hz. Mariye (r.a.) kimdir? Hz. Mariye (r.a.) Peygamberimizin kaçıncı eşidir? Müminlerin annesi, Hz. Mariye’nin (r.a.) kısaca hayatı.
2016-12-15 12:04:31 [M.K.] 6,717
Hz. Ömer'in halifeliği zamanında bir dağın eteklerinde düşman askerleri, Sariye ismindeki zatın kumandasındaki İslam ordusunu sarmak ve arkadan vurmak üzereyken vuku bulan keramet.
2016-12-15 11:54:54 [M.K.] 1,808
Tıp dilinde 'endokrin bozucular' olarak adlandırılan, daha çok plastik maddeler, gazlı içecek kutuları ve parfümlerde kullanılan fitalat maddesi kısırlığı tetikliyor, doğurganlığı olumsuz etkiliyor
İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)
...Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.
“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.
İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)
Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.
Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)
Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.
Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)
Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.
İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.
İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.