Sahabiler

Abdestli Bulunmanın ve İş Yapmanın Fazileti

Abdestli bulunmanın ve bir iş yaparken onu abdestli olarak yapmanın -mecbûrî olmamakla birlikte- fazîleti nedir?

Allâh’ım! Artık Beni Yanına Al, Rûhumu Kabzet!

Dıhye bin Halîfe’nin (r.a.) bâzı kimselerin sünnete muhâlif davrandıklarını gördüğünde ettiği dua...

Peygamberimizin Uzak Durduğu Kadınlar

Peygamber (s.a.v.) Efendimiz hangi kadınlardan uzak dururdu? Peygamberimizin (s.a.v.) hoşlanmadığı ve uzak durduğu kadınlar...

Sahabe Hadisleri Nasıl Akılda Tutardı?

Sahabilerin hadisleri nasıl akılda tutardı? Sahabenin hadisleri/Peygamberimizin sözlerini akılda tutma yöntemi.

Sabit Bin Kays’ı (r.a.) Ağlatan Ayet

“Ey îmân edenler! Seslerinizi Peygamber’in sesinden fazla yükseltmeyin!..” (el-Hucurât, 2) âyeti nazil olunca evine kapanıp ağlayan “...bütün amellerim boşa git

Kısaca Esmâ Binti Yezîd'in Hayatı

Esmâ Binti Yezîd kimdir? Kısaca hayatını Doç. Dr. Murat Kaya anlatıyor...

Selam Vermek İçin Çarşıya Çıkan Sahabi

Karşılaştığı kimselere Allâh’ın selâmını vermek için çarşıya çıkan sahabi...

Abdullâh bin Ömer’in (r.a.) Hiç Terk Etmediği Sünnet

Sahabeden Abdullâh bin Ömer’in (r.a.) hayâtı boyunca tatbîk ettiği, hiç terk etmediği sünnet-i seniyye neydi?

Sahabenin Peygamberimize Uyma Hassasiyeti

Sahabenin Peygamber (s.a.v.) Efendimiz’e uyma hassasiyetine güzel bir misal.

Allâh Hakkı İçin, Onlardan Hiçbir Şey Bırakma ki Berekete Nâil Olalım!

Sahabenin hem Hz. Peygamber’e (s.a.v.) muhabbet, bağlılık ve itaatini hem de hayırlı amellere duyduğu büyük arzu ve iştiyâkını ortaya koyan örnek.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.