ÇOCUĞUMUZ

Çocuklar İkinci Döneme Camide Hazırlandılar

Isparta’da yarıyıl tatilini camide değerlendiren öğrenciler, aldıkları hediye ve dualarla ikinci döneme zinde başladı.

Kapı Kapı Gezerek Çocukların Geleceğini Aydınlatıyorlar

Kayseri Emniyet Müdürlüğü ekipleri dilendirildikleri tespit edilen çocukların evlerine hediyelerle 700'den fazla ziyaret gerçekleştirerek, onların geleceğini ay

Çocuklarda İletişim ve Gelişimi Bozuyor

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Can, "Dijital medya, çocukları hem uygunsuz içeriklere maruz bırakabiliyor hem de olumsuz fiziksel ve psikolo

Çocuğum Telefon Bağımlısı Ne Yapmalıyım?

Çocukları teknoloji bağımlılığından nasıl kurtarırız? Uzman Pedagog Reyhan Ateş Yücel, çocuklarımızı teknolojiye karşı korumanın yollarını anlatıyor.

Camiye Gel Hediyeni Al

Amasya Taşova İlçe Müftülüğü ve Türkiye Diyanet Vakfı Taşova Şubesi, Yarıyıl tatilinde ilk ve orta okul öğrencilerine yönelik “Camiye gel Hediyeni al” yarışması

İslam’da Kız Çocuğu Yetiştirmenin Fazileti

İslam’da kız çocuğu yetiştirmenin fazileti nedir? Peygamber Efendimiz’in “geçimi kolay, meşakkatsiz bir evlat” olarak nitelediği cennetin müjdesi kız evlat...

Allah Sevgisi İle Yetişen Çocuklar

“Cami Çocuk Buluşması” kapsamında Ahmet Hamdi Akseki Camii’nde çocuklarla bir araya gelen Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, “Çocuklarımız Allah, Peyga

Allah'ı Sevdir Ondan Korkutma!

Ben çocuğum, bana Allâh’ı sevdir, bir de Kur’ân’ı öğret!.. Başka bir şey söylemene gerek yok. Çünkü vakti zamanı gelince, sevdiğimi üzmemek için elimde geleni y

Her Anne-babanın Kendisine Sorması Gereken Sorular

Ahirette mahzun olmamak için, bugün hem kendi istikâmetimize dikkat etmeli, hem de bilhassa ciğerpârelerimiz olan evlâtlarımızı Allâhʼın birer emâneti bilip küç

Geze Geze Matematiği Sevdiriyorlar

Öğrencilere matematiği sevdirmek için hazırlanan Tales Matematik Müzesi Gezici Tırı, Türkiye'nin farklı bölgelerini dolaşıp öğrencilere deneysel yöntemlerle mat

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.