Yüzakı Dergisinin Eylül 2022 Sayısı Çıktı

Yüzakı dergisinin 211. sayısı çıktı. Yüzakı dergisinin Eylül 2022 sayısı ““Kur’ân Edep Tâlimidir” kapağıyla yayınlandı.

“Kur’ân Edep Tâlimidir” başlığıyla çıkan Yüzakı dergisinin 211. sayısı şu şekilde takdim edildi.

KUR’ÂN EDEP TÂLİMİDİR

Ziya Paşa demiş ki:

Tagayyür eylemiştir âlemin ol rütbe ahlâkı,

Bize nakli tevârîhin gelir gûyâ yalan şimdi.

Dil de tagayyür ettiği için îzah etmek mecburiyetindeyiz:

“Zamânenin huyu, karakter ve şahsiyeti o kadar değişti ki; geçmiş zamanlardan bahseden tarih kitaplarında bize nakledilen güzel ahlâka, edebe, üstün fazîletlere ve fedâkârlıklara dair kıssalara kısık gözlerle bakıp;

«–Yok canım! Aslı yoktur, uydurmadır, yalandır!» diyoruz.”

Necip Fazıl’ın şu mısraları da, bu hızlı tagayyüre, hayretinin ifadesi:

Utanırdı burnunu göstermekten sütninem,

Kızımın gösterdiği, kefen bezine mahrem.

Tagayyür, ağyâr ve gayr ile aynı kökten. Başkalaşmak demek. Yani bir tekâmül ve terakkî değil. Zarurî bir değişme değil. Aslından kopmak ve başkasına dönmektir yaşanan.

Nasıl oldu bu başkalaşma?

Ne garip ki, bugün problemin fâilinden çare bekliyoruz. Hasta eden hekimden derman bekliyoruz. Ülkemizde batılılaşmanın tarihi, yabancı mektepler ve mekteplerin özümüze yabancılaşması ile yazılır. Evet; «Koç yiğit düştüğü yerden yine kalkar ayağa...» diyerek, çareyi elbette eğitimden bekleyeceğiz. Ama bu hâliyle, mevcut yapısıyla, hâlihazırdaki zihniyetiyle mümkün mü?

Tagayyüre karşı, asâlete, öze dönüşedir çağrımız:

İmtihan yurdu / mekteb-i âlem olan bu dünyada, ders kitabımız ilk emri ile; «Oku!» diyen Kur’ân-ı Kerim:

KUR’ÂN EDEP TÂLİMİDİR...

Genel Yayın Yönetmenimiz M. Ali EŞMELİ; hadîs-i şeriflerin ışığında hayâ ve edebin, insanın ahsen-i takvîm kıvâmını korumasındaki zarûrî yerini ifade etti.

Muhterem Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi; «Gerçek Şifâ ve Huzur İslâm’dadır.» başlıklı makalelerinde, dertlere çarenin yaban ellerde aranmasına karşı îkaz ediyor. Dertlerin sebeplerine eğilmeye davet ediyor.

HÜRMET VE EDEBİN BEREKETİ

Kıssalarda medeniyetimizin hürmet ve edep esasları var: Edebâlî’den edep alan Osmanlı’yı yükselten sır: Hürmet ve Edebin Bereketi.

Dosyamızda eğitim dünyamıza derin bakışlar var:

  • Müfredat teklifleri ve İmam Hatip Liseleri müfredatının bir örnek olarak ele alınması...
  • Değerler eğitiminin tarihçesi, muhtevâsı ve ikāme edilmek istendiği yeri ne kadar doldurabileceği...
  • Eğitimin mektepte değil, ailede başlaması vurgusuyla, aile ve toplum dinamiklerimize konmak istenen dinamitler...
  • Dînî eğitimde selefîleşme tehlikesi...
  • Namazın tarihçesine ve Kur’ân ile sağlam irtibatına inerek okunması...
  • Güzel ahlâk eğitiminde misaller: Tevâzu, öfke kontrolü, çevreyi muhafaza üzerine aynı zamanda birer eğitim dokümanı olan yazılar...

Edebiyatı; sadece bir iştikak bağıyla değil, bir var oluş gayesi irtibatıyla «edeb»e bağlı kabul eden şairlerimizin şiirleri de edep tâlimine katkıda bulundular.

Yeni eğitim öğretim yılında edep tâliminde mesafe alınması dileğiyle...

Dergiyi temin etmek için yuzaki.com’a tıklayınız...

İslam ve İhsan

İLLA EDEP

İlla Edep

ALLAH’A KARŞI EDEP NASIL OLUR?

Allah’a Karşı Edep Nasıl Olur?

EDEP (UTANMA DUYGUSU) İLE İLGİLİ HADİSLER

Edep (Utanma Duygusu) ile İlgili Hadisler

İFFET VE HAYA İLE İLGİLİ ÖRNEKLER

İffet ve Haya ile İlgili Örnekler

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.