KUR’ÂNIMIZ

Maide Suresinin 120. Ayeti Ne Anlatıyor?

Mâide suresinin 120. ayetinde ne anlatılıyor? Her şeyin hükümranlığının yalnızca Allah’a ait olduğunu bildiren ayet, Mâide suresinin 120. ayetinin meali ve tefs

Maide Suresinin 109. Ayeti Ne Anlatıyor?

Mâide suresinin 109. ayetinde ne anlatılıyor? Hesap gününü bildiren ayet, Mâide suresinin 109. ayetinin meali ve tefsirini yazımızda okuyabilirsiniz...

Maide Suresinin 105. Ayeti Ne Anlatıyor?

Mâide suresinin 105. ayetinde ne anlatılıyor? Mü’minlerin kendilerini düzeltmesini emreden ayet, Mâide suresinin 105. ayetinin meali ve tefsirini yazımızda okuy

Maide Suresinin 100. Ayeti Ne Anlatıyor?

Mâide suresinin 100. ayetinde ne anlatılıyor? Pis ile temizin bir olmadığını bildiren ayet, Mâide suresinin 100. ayetinin meali ve tefsirini yazımızda okuyabili

Maide Suresinin 90. Ayeti Ne Anlatıyor?

Mâide suresinin 90. ayetinde ne anlatılıyor? İçkiden, kumardan ve falcılıktan kaçınılmasını emreden ayet, Mâide suresinin 90. ayetinin meali ve tefsirini yazımı

Nisa Suresi 100. Ayet Ne Anlatıyor ve İniş Sebebi Nedir?

Nisa Suresi 100. ayet ne anlatıyor ve iniş sebebi nedir? Dr. Adem Ergül anlatıyor...

Hucurât Suresinin Tefsiri

Dr. Adem Ergül, Hucurât suresinin tefsirini yapıyor. Hucurât suresinin tefsirini yazımızda dinleyebilir ve okuyabilirsiniz.

Maide Suresinin 88. Ayeti Ne Anlatıyor?

Mâide suresinin 88. ayetinde ne anlatılıyor? Helal-haram duyarlılığına işaret eden ayet, Mâide suresinin 88. ayetinin meali ve tefsirini yazımızda okuyabilirsin

Maide Suresinin 79. Ayeti Ne Anlatıyor?

Mâide suresinin 79. ayetinde ne anlatılıyor? Mâide suresinin 79. ayetinin meali ve tefsirini yazımızda okuyabilirsiniz...

Maide Suresinin 74. Ayeti Ne Anlatıyor?

Mâide suresinin 74. ayetinde ne anlatılıyor? Mâide suresinin 74. ayetinin meali ve tefsirini yazımızda okuyabilirsiniz...

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.