Çocuk Yetiştirmeye Dair Altın Tavsiyeler

Çocuk terbiyesinde nelere dikkat etmeli, evlâtlarımızı nasıl sâlih ve sâliha bireyler olarak yetiştirebiliriz? İşte anne-babalar için altın değerinde tavsiyeler…

Anne-babaların çocuk terbiyesinde bilhassa dikkat etmeleri gereken başlıca hususlar şunlardır:

ÇOCUK YETİŞTİRMENİN ALTIN KURALLARI

Çocuklarımız arasında adâlete riâyet edip birbirlerine haset etmelerine meydan vermemek îcâb eder. Vakti geldiğinde -imkânlar müsâit olduğu takdirde- onları evlendirmek, dâmat ve gelin ararken dünyevî kıymetlerden ziyâde îman ve güzel ahlâk ölçülerini esas almak gerekir. Zira dînî ve ahlâkî duygularla yapılmayan evlilikler; ya ayrılıklarla neticelenir ya da mezara kadar devâm eden ıztıraplara sebep olur.

Çocuklarımızı havâîlikten, lüzumsuz gezmelerden, eve geç gelmelerden ve kötü arkadaşlardan bütün gücümüzle korumalıyız. Onları; hoca efendilere, yaşlılara, hısım ve akrabâlara, komşulara, zayıflara, kimsesizlere ve muhtaçlara karşı olan vazifelerinin şuuruyla yetiştirmeli ve onlar için bol bol duâ etmeliyiz. Yavrularımızı hasta ziyaretlerine, infâka yönlendirmeli ve onların tertemiz ruhlarına, sadaka vermenin mânevî zevkini tattırmalıyız. Mânevî heyecanlarını artırmanın yanında, Siyer-i Nebî’yi ve ecdâdımızın tarihin altın sayfalarına kaydettiği merhamet, şecaat, fedakârlık, hak-hukuk tevzii gibi hususlardaki hassâsiyetlerini onların gönül âlemlerine aksettirmeliyiz.

Bu hususlara dikkat eden ana-babaların evlâtları; dînin, vatanın ve milletin âdeta göz bebeğidir. Tarih boyunca yaşayan velîler, cengâverler ve Fâtihler hep onların meyvesidir.

Ne mutlu o sâliha anneye ki Cennet onun ayakları altındadır! Ne mutlu o sâlih babaya ki, onun duâsı peygamberlerin ümmetlerine olan duâsı gibidir! Ne mutlu o ana-babalara ki evlâtlarını kendileri için tükenmeyen bir ecir, yani sadaka-i câriye olarak yetiştirebilmişlerdir!..

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, 12 Saadet Damlaları, Erkam Yayınları

İslam ve İhsan

ÇOCUK YETİŞTİRİRKEN DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR

Çocuk Yetiştirirken Dikkat Edilecek Hususlar

ÇOCUKLARLA İLGİLİ HADİSLER

Çocuklarla İlgili Hadisler

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.