Namazda Okunacak Dualar

Hadis-i şeriflerden rivayetle namazlarda okunan dualar...

Ebû Hüreyre -radıyallahu anh-’dan rivayet olunduğuna göre, o bir gün Rasûlullah        -sallallahu aleyhi ve sellem- Hazretlerine:

“– Yâ Rasûlallah, namazda iftitah tekbîri ile Fâtiha-i şerîfe arasında ne okursunuz?” diye sordu. Peygamber Efendimiz -sallallahu aleyhi ve sellem-’de:

“– Şöyle derim”, buyurdular:

اَللّٰهُمَّبَاعِدْبَيْنِىوَبَيْنَخَطَايَاىَكَمَابَاعَدْتَبَيْنَالْمَشْرِقِوَالْمَغْرِبِ. اَللّٰهُمَّنَقِّنِىمِنَالْخَطَايَاكَمَايُنَقَّىالثَّوْبُالْاَبْيَضُمِنَالدَّنَسِ. اَللّٰهُمَّاغْسِلْخَطَايَاىَبِالْمَاءِوَالثَّلْجِوَالْبَرَدِ

“Ya Rabb, benimle hatâlarımın arasını uzaklaştır, maşrıkla mağribin arasını uzaklaştırdığın gibi. Yâ Rabb! Beni hatâlardan temizle, beyaz bir elbisenin kirlerden temizlendiği gibi. Allah’ım! Hatâlarımı su ile, kar ile, dolu ile yıka.” (Buhârî, Ezân, 89)

İftitah tekbîrinden sonra me’sûr duâlardan her hangi birisi okunabilir. İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe -rahimehullah- Hazretleri’nin intihâb ve iltizâm ettikleri duâ Sünen-i Tirmizî’de ve Sünen-i Dârekutnî-’de Ebû Saîd el-Hudrî -radıyallahu anh-’dan rivayet olunan malûm:

سُبْحَانَكَاللّٰهُمَّوَبِحَمْدِكَوَتَبَارَكَاسْمُكَوَتَعَالٰىجَدُّكَوَلَااِلٰهَغَيْرُكَ

“Allah’ım, seni hamdin ile tesbih ederim. Senin ismin yücedir, mübarektir. Şânın ve makamın yüce ve ulvîdir. Sen’den başka ilah yoktur.” duâsıdır. (Ebû Dâvud, Salât, 119-120)

Bir sonraki İmam-ı Şâfiî’nin tercih ettiği duânın okunması da müstehabdır.

İmâm-ı Şafiî -rahimehullah- Hazretlerinin intihâb ve iltizâm ettikleri duâ, Sahîh-i Müslîm’de Hazret-i Ali -kerremallahu vechen- Hazretlerinden mervî bulunan:

اِنِّىوَجَّهْتُوَجْهِىَلِلَّذِىفَطَرَالسَّمٰوَاتِوَالْاَرْضَحَنِيفًاوَمَااَنَاۨمِنَالْمُشْرِكِينَ

“Muhakkak ki ben Hanif (hakka yönelmiş) olarak yüzümü, gökleri ve yeri yoktan var eden zât’a çevirdim ve ben müşriklerden değilim.” duâsıdır. (En’âm Sûresi, 79)

Kaynak: Mahmud Sami Ramazanoğlu, Dualar ve Zikirler, Erkam Yayınları

İslam ve İhsan

NAMAZDA OKUNAN DUA VE TESBİHATLARIN ANLAMLARI

Namazda Okunan Dua ve Tesbihatların Anlamları

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

  • salamlar necesiz menim musulman kardeslerim ALLAH evimize ruzi bereket isyan etsin AMIN AMIN ISNALLAH

    Bu duaların sadece arapça okunuşunu değil türkçe okunuşunuda yayınlar iseniz ezberlemek ve çocuklarımıza ezberletmek daha kolay olacaktır

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.