Marketlerin Hilesine Kanmamanın 10 Yolu

Alışveriş merkezlerine, süpermarketlere bir kez girip kolay kolay çıkmayı başaramayan insanlardansanız kulak kesilmenizin tam vakti. Bu öneriler eşliğinde sizler de bu dertlerden kurtulabilirsiniz.

Hangi öğün için ne satın almak istediğinize emin olun

Alışverişe çıkmadan ve alışveriş listesi yapmadan önce aklınızda olması gereken çok önemli bir şey var. Bu bizim ilk kuralımız. Alışverişten önce hangi öğünler için ne satın almak istediğinize karar verin. Örneğin diyet yapmaya başladınız ve bu diyete uygun alışveriş yapmanız gerekiyor. O halde ihtiyacınız olan, takip etmeniz gereken yiyecekleri iyice düşünün. Böylece başka reyonlara gözünüz ve gönlünüz kaymaz, lüzumsuz alışveriş yapmazsınız.

Daima alışveriş listesi hazırlayın

Ne satın alacağınıza karar verdiniz. Artık listeye hazırsınız. Elinize kağıt ve kalemi alın ya da telefonunuzun not bölümüne yazmaya başlayın. Yalnızca gerçekten ihtiyacınız olan ürünleri ihtiyacınız olan oranda yazın. Örneğin 5 kutu tereyağını tek seferde satın almanızın hiçbir mantığı olmayacaktır. Öğün bağlamında değerlendirip tüketebileceğiniz kadarını yazın. Böylece dolapta kurumuş ya da bozulmaya yüz tutmuş, tarihi geçmiş ürünlerle yaşamak zorunda kalmazsınız.

Gereksiz raflarda vakit kaybetmeyin

Hedefe kilitlenin ve alışverişinizi yapın. Ekstra gezeceğiniz her reyon sizin için eksi bakiye anlamına gelebilir. Sebze alışverişi yaparken kendinizi çikolata reyonunda bulmak kadar kötüsü yoktur. Satın alma isteğiniz ortaya çıkar, iştahınız açılır. Alışveriş listenizde olmayan ve aslında olmaması gereken ürünleri de satın almış olursunuz.

Alışverişe asla aç gitmeyin

Neden mi? Cevap aslında oldukça basit. Eğer market alışverişine açken çıkarsanız normalde satın alacağınızdan çok daha fazlasını satın alma eğiliminde olursunuz. Bir tane cipsten bir şey olmaz diyerek alışveriş sepetinizi aslında almamanız gereken ürünlerle doldurabilirsiniz.

Süpermarketlerde burnunuza gelen güzel kokulara kanmayın

Açsınız ya da aç değilsiniz ancak süpermarkete girdiğiniz andan itibaren güzel bir koku sizi esir almak üzere. Durun! Kandırılıyorsunuz. Yeni pişen ekmekler, poğaçalar, kekler sizin açlığınızı artırmak ve daha fazla ürün satın almaya yönlendirmek amacıyla hazırlanmış minik tuzaklar. Onları dinlemeyin, siz en iyisi tok karna gidin.

Küçük alışveriş sepetlerini tercih edin

Küçük alışveriş sepetleri en büyük kurtarıcınızdır. Kocaman bir alışveriş sepetini doldurmak hem sağlığınıza hem de bütçenize zarar verir. Bir de o büyük alışveriş sepetinin bir türlü dolamaması var tabii ki. O kadar büyüklerdir ki ne satın alsanız size "Aslında hiçbir şey almadın ki!" mesajı verir. Küçük sepetlerdeyse böyle bir şey yaşama imkanınız neredeyse yok.

Gramaj ve fiyat farkına mutlaka dikkat edin

Aslında indirimliymiş gibi görünen ancak fiyat ve gramaj farkına baktığınızda büyük hayal kırıklığına uğrayacağınız ürünlerden uzak durun. Örneğin bir ürünün 125 gram'ı 15 TL'yken ve 250 gram'ı daha düşük fiyatta olması gerekirken 40 TL'yse dikkat çanları çalmalıdır. Bu yüzden gramaj ve fiyat konusuna dikkat etmeniz gerekir.

Gerekirse telefondan araştırarak fiyat karşılaştırması yapın

Artık tamamen dijital çağda yaşıyoruz ve elimizin altında en az 1 adet teknolojik alet var. Alışveriş yapmaya gittiğinizde de elinizin altında bir telefon olduğunu unutmayın ve eğer fiyatı gerçekten yüksek bir ürün satın almak istiyorsanız karşılaştırmasını iyice yapın. Örneğin alacağınız safranın 5 gram'ı satın alacağınız markette 150 TL'dir ancak ailenizin sürekli gittiği aktarda fiyat 120 TL olabilir. Kontrol etmekten çekinmeyin.

Alışverişinizi yoğun olmayan saatlerde yapmaya özen gösterin

Etrafınızda ağzına kadar dolu alışveriş sepetleri varken kendi sepetinizin tatmin edici gelmemesi muhtemel. O insanlar o kadar çok ürünü satın alıyor olabilir ancak bu onların doğru hareket ettiği anlamına gelmez. Siz en iyisi süpermarketlerde insan trafiğinin en az olduğu saatlerde alışveriş yapmaya çalışın. Böylece hengame arasında kendinizi kandırma ihtimaliniz düşer, satın alma işlemini başarıyla gerçekleştirirsiniz.

Kasaların önünde yer alan abur cuburlardan uzak durun

Tam çıkmak üzeresiniz ancak gözünüz bir şeylere takılıyor. Kasanın hemen kenarında duran sakızlar, çikolatalar ve jelibonlar… Takılmasın, çünkü yine dikkat etmeniz gereken bir alandasınız. Ucuz fiyatı ve renkli paketleriyle dikkat çeken abur cuburlar alışveriş sepetinize en kolay giren yiyeceklerdir. Alışveriş listenizde yeri olmayan onlarca abur cuburu satın almakla baş başa kalabilirsiniz. Bu yüzden hiç görmemiş gibi davranabilirsiniz.

 

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.