Sorularla İslam

Kurban Eti Kimlere Verilir?

Kurban eti kaça veya kaç parçaya bölünür, kimlere verilir? Kurban eti nasıl taksim edilmelidir?

Kurban Nedir? Kurbanın Önemi, Hikmeti ve Faydaları Nelerdir?

Kurban nedir, niçin kesilir? Kurban kesmek farz mı? Kurban kesmenin hükmü nedir? Kurban duası nasıl yapılır? Kurbanın İslam’daki yeri ve önemi nedir? Peygamberi

Yanlışlıkla Arefe Günü Kurban Kesilirse Ne Olur?

Bir günün bayram olduğuna hükmolunarak bayram namazı kılınıp kurbanlar kesilir, daha sonra da o günün Arefe olduğu anlaşılırsa, kılınan namaz ve kesilen kurbanı

Kurban Kesmenin Tarihçesi, Anlamı ve Fıkhî Hükümleri Nelerdir?

Kurban kesmenin tarihçesi nedir, manası neyi ifade eder ve kurbanda fıkhî açıdan nelere dikkat edilmelidir? İlk insan Hz. Adem’den (a.s.) günümüze uzanan bu iba

Arefe Günü Oruç Tutulur mu?

Zilhicce ayının manevi iklimini en güzel şekilde değerlendirmek isteyen Müslümanlar, “Arefe günü oruç tutulur mu?” sorusunun cevabını araştırıyor. Diyanet İşler

Kurban Nasıl Bir İbadettir?

İbrahimî bir sünnet olan kurban nasıl bir ibadettir? Kulluk şuurunu ve paylaşma bilincini güçlendiren bu ibadet, takvâya ve toplumsal dayanışmaya nasıl katkılar

Kurban Kesmek ile Takvâ Arasındaki Bağ Nedir?

Kurban ibadeti sadece bir tören mi, yoksa kalplerde derin bir takvâ duygusu mu taşır? Müminlerin Allah’a yakınlaşmasında kurbanın önemi nedir ve takvâyla kurduğ

Müminûn Suresinin 53. Ayeti Ne Anlatıyor?

Müminûn suresinin 53. ayetinde ne anlatılmak isteniyor? Dinlerini parça parça edip gruplara ayrılanları bildiren âyet-i kerime; Müminûn suresinin 53. ayetinin A

Cuma Namazı Hangi Durumlarda Kılınmaz?

Hangi durumlarda Cuma namazı kılınmaz? Cuma namazına gitmemeyi mubah kılan belli başlı mazeretler nelerdir?

Cuma Namazına Erken Gitmenin Fazileti

Cuma namazına erken gitmek neden önemlidir? Cuma namazına erken gitmenin fazileti nedir?

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.