Allah`a İman

Sırât-ı Müstakîm Üzere Yaşamak

Cenâb-ı Hak, kullarından her an “istikâmet” üzere bulunmalarını, yani “emrolundukları gibi dosdoğru” olmalarını istemektedir. Peki bizlere düşen vazifeler neler

Ashâb-ı Rakîm Kimdir?

Kur’ân-ı Kerîm’de zikredilen “Ashâb-ı Rakîm”, İsrâiloğulları zamanında yaşamış üç gençtir. Onlar Allah'ı ve emirlerini ve aynı zamanda salih bir kulma olma çaba

Allah'a Nasıl Dost Olunur?

Bir mümin için en büyük dostluk Allah'a (cc) duyulan muhabbettir. Namazlar da O'nun ile konuşmak, içini dökmek ve O'na hamd etmektir. Sevgisinden duyulan hamd k

Rabbine Böyle Dön!

Bir müʼmin, nîmetlere nâil olduğunda şımarıp azgınlaşmamalı, bilâkis Allah için infâk ederek fiilî şükrünü, Allâhʼı zikrederek de kavlî şükrünü îfâ etmelidir.

Peygamberimize (s.a.v) İlk İman Eden Genç Sahabîler

Allah'a (c.c) ve Resulüne tam manada iman etmiş, ilklerden olmayı basaşrmış genç sahabiler... Kimisi ailesi ile kim tek başına Peygambere iman eden ve onun izin

Fatih Sultan Mehmet ve Kadı Vâkıası

Fatih Sultan Mehmed Han ile Rum Mimar arasında geçen, adalet anlamından bizler için büyük bir payda taşıyan vâkıa sizler için derledik...

Ahirete Yakınî İman

Tasavvufun amacı maneviyat yolcularını ihsan makamına eriştirmektir, Peygamber Efendimizin tarif ettiği üzere “sanki Rabbimizi görüyormuş gibi” O’na kulluk etme

Allah'ın (cc) Rahmetinden Ümit Kesmeyin

Allah (cc) son ana dek tövbe kapısını açık bırakarak kullarına rahmet etmiş ve onlara af kapısı açmıştır. Bizler insan olamamız hasebiyle elbette hata yapar ve

Allah'ın Kullarından İstediği Tek Şey

Hak Teâlâ’nın biz kullarından istediği, dâimâ kendisiyle olan bir kalb-i selîmdir.

Genç İmam Namaz Kıldırırken Şehid Edildi

Olay Filipinler'in başkenti Manila'da meydana geldi. Nuh Kabarryno isimli genç imam cemaate namaz kıldırdığı sırada kimliği belirsiz kişi veya kişilerce ateş aç

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.