Bulgurun Faydaları Nelerdir?

Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden bulgur, içerdiği B grubu vitaminleri sayesinde saç dökülmelerini de azaltıcı etki gösteriyor.

Beslenme Danışmanı Seçil Kenar, bulgurdaki B grubu vitamin zenginliğinin saç ve cilt problemlerine karşı iyileştirici etkisine dikkat çekti.

Geleneksel bir Anadolu yiyeceği olan bulgur, besin değeri açısından oldukça zengin bir gıda. Saç ve ciltten, sindirim sistemine, hamile kadınların sağlığından okul çağındaki çocukların vücut direncine kadar birçok konuda faydası var.  Kenar, B vitamini açısından oldukça zengin olan bulgurun vücudumuza olan pozitif etkileri olduğunu söyledi. Özellikle cilt problemleri ve saç dökülmesi yaşayan kişiler için bulgurun önemine dikkat çeken Kenar, bulgurun içerdiği yüksek B grubu vitaminlerin saç dökülmesini ve cilt problemlerini önleyebilecek nitelikte olduğunu ifade etti.

KİLO VERMEYİ KOLAYLAŞTIRIYOR

Beslenme uzmanı Seçil Kenar, lifli bir gıda olan bulgurun tokluk hissini artırarak kilo vermeyi kolaylaştırıcı etkisine de dikkat çekerek, bu önemli gıdanın diğer faydalarını şöyle aktardı: “Bulgur, doku sağlığını koruyan ve dokuları güçlendiren nadir besin kaynaklarından bir tanesi. Pirince göre 4 kat fazla kalsiyum, 2 kat demir ve 2 kat fazla protein içeriyor. B grubu vitaminleri sayesinde saç ve cilt sağlığını destekler. İçerdiği lifler sayesinde, bağırsak hareketlerini hızlandırıyor ve bağırsak kanseri riskini büyük oranda azaltıyor. Özellikle okul çağındaki çocukların vücut direncini korumaları ve enerjik olmaları açısından çok değerli.”

PİŞİRMESİ ÇOK PRATİK

Besin değeri yüksek bir gıda olan bulgurun, pişirmesi de çok pratik. Bulgurun hazırlanması yalnızca 20 dakika sürüyor. Üretim aşamasında yıkanan bulgurun, pişirim esnasında yıkanmasına veya suda bekletilmesine de gerek kalmıyor.

HAMİLELER İÇİN ÇOK DEĞERLİ

Bulgur, hamile kadınlar için de büyük önem taşıyor. Doktorlar hamile kadınlara bebeğin zihinsel gelişimi için folik asit içeren tabletler öneriyor. Bulgur ise doğal bir folik asit deposu. Üstelik anne sağlığını korumaya da yardımcı bir besin olma özelliğini taşıyor.

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.