ümmet

15 Şeyi Yapınca Ümmetin Başına Gelecek Büyük Bela

Kıyamete yakın, 15 şeyi yapınca ümmetin başına gelecek belalar...

"ümmetin Vahdetine Alimler Öncülük Edecek"

Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Kurulu'nda konuşan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, İslam coğrafyasının toparlanmasına ve ümmetin vahdetine alimlerin öncülük edeceğini söyledi.

Çocuk Terbiyesinde Üslup

Pakistan’ın ünlü şairi Muhammed İkbal, babasının imanının derinliğini ve eğitim yöntemini yansıtan bir hatırasını anlatıyor. Çocuk terbiyesinde üslubun ne kadar önemli olduğunu anlatan kıssa...

İlim Saiplerine Yakışan İki Özellik

İlim, hilmi/yumuşak ve anlayışlı olmayı artırırsa işte o zaman, kendisinden bekleneni  vermiş olur. İlim adamı da sevimli bir hilim kaynağı, kemal örneği ve “İlim ile hilmi nefsinde birleştirebilmiş  kişi ne güzel insandır” takdirine layık bir kişi haline gelir.

Peygamberimizden Önce Hiç Kimseye Verilmeyen Özelikler

Dr. Murat Kaya,  Câbir bin Abdullah -radıyallahu anh- tarafından rivayet edilen ve Efendimiz -sallâllahu aleyhi ve sellem-'in kendisinden evvel hiç kimseye verilmeyen beş şeyi açıklıyor.

Ümmetin Birliği ve Cemaatler Meselesi

İslâm’ın birçok hükmü, sıhhatli bir cemaat teşekkülüne yöneliktir. Namaz, hac ve zekat gibi en temel ibadet hükümlerinde cemaatin zarureti ve faziletine dikkat çekilmiş, iyilik ve takvâ üzere birlik ve beraberlik içinde hareket edilmesi emredilmiştir.

Dualara İcabet Eden

Duâları kabul eden Allah Teâlâ’dır. O’nun esmâ-i hüs­nâsından / en güzel isimlerinden biri de «اَلْمُج۪يب el-Mücîb / Duâlara icâbet eden»dir.

Ümmetin Birliğini Önemseyen Üç Büyük Şahsiyet

Târihimizde üç şahıs vardır ki bunlar, İslâm vahdeti yolunda kâ’bına erişilmez bir ferâgat ve firâsetle hareket ederek arkalarından serâpâ hayır ve fazîlet hâtırâları bırakmışlardır.

Ümmeti Gözetmek

Hadis ve sünnete yönelik hiç de dost olmayan düşünce ve eleştirileri dillendirmekten vahşi bir zevk alan kasıtlı kimseler ve anlaşılmaz bir körlükle bu akıma kapılıp şakşakçılık eden gafiller, -iddialarının aksine- kimlerin ne tür emellerine zemin hazırladıklarını hatta hizmet ettiklerini görmelidirler. Aksi halde Ümmet ufkunda gelişecek kutsallara yönelik tüm olumsuz girişimlerin sebebi ve şakşakçısı olmaktan kurtulamayacaklardır.

Geç Evlenenler Boşanıyor mu?

İstatistik sonuçları incelenmemiş olsa bile, çevremizi biraz gözlemlememiz, evlilik yaşının her geçen yıl yükseldiğini görmemize yetecektir. Boşanma oranlarındaki hızlı artışın sebeplerinden biri de bu olsa gerek...

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.