Şehidimiz Var Türkiye

Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Pençe-Kilit Harekâtı bölgesinde bir mağarada yürütülen arama-tarama faaliyeti sırasında 19 askerin metan gazına maruz kaldığını, tüm müdahalelere rağmen 12 askerin şehit olduğunu duyurdu.

Milli Savunma Bakanlığı’ndan (MSB) yapılan yazılı açıklamada, Pençe-Kilit Harekat bölgesinde 28 Mayıs 2022'de icra edilen mağara arama-temizleme faaliyeti sırasında teröristlerin açtığı ateş sonucu Piyade Üsteğmen Nuri Melih Bozkurt'un şehit olduğu hatırlatıldı. Yoğun ateş nedeniyle o dönemde şehidin naaşına ulaşılamadığı belirtildi.

Daha sonraki süreçte bölgenin kontrol altına alındığı, teröristlerin etkisiz hale getirildiği ancak tüm aramalara rağmen şehit Bozkurt’un naaşına henüz ulaşılamadığı bildirildi.

Arama çalışmalarının titizlikle yürütüldüğü vurgulanarak şu bilgilere yer verildi:

"Devam eden arama faaliyetleri kapsamında, Pençe-Kilit Harekat bölgesinde bulunan, önceden hastane maksadıyla kullanıldığı bilinen, teröristlerden temizlenmiş olan 852 rakımlı tepedeki bir mağarada bugün yapılan arama-tarama faaliyeti sırasında 19 personelimiz metan gazına maruz kalmış, derhal hastaneye sevk edilmiş, yapılan tüm müdahalelere rağmen 5 kahraman personelimiz şehit olmuştur. Bölgede kurtarma faaliyetleri tam teçhizatlı AFAD ve TSK ekiplerinin koordineli çalışmalarıyla devam etmektedir. Bizleri derin bir acı ve üzüntüye boğan bu elim olayda hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine, Türk Silahlı Kuvvetlerimize ve asil milletimize başsağlığı ve sabır; etkilenen personelimize acil şifalar dileriz. Kamuoyuna saygıyla duyurulur."

PENÇE-KİLİT HAREKATI BÖLGESİNDEN ACI HABER: ŞEHİT SAYISI 12’YE YÜKSELDİ

Olayın ardından MSB, metan gazına maruz kalan askerlerden üçünün daha şehit olduğunu açıkladı. Böylece şehit sayısı 12’ye yükseldi.

MSB'nin sosyal medya hesabından yapılan yeni açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"6 Temmuz 2025 tarihinde, Pençe-Kilit Harekatı bölgesinde 852 Rakımlı Tepe'de bölücü terör örgütü mensupları tarafından kullanılan bir mağarada icra edilen arama tarama faaliyetinde, metan gazından etkilenen 4 kahraman silah arkadaşımız daha şehit olmuş, şehit olan personel sayısı 12'ye yükselmiştir.

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, TSK komuta kademesi ile birlikte inceleme, denetlemelerde bulunmak ve şehitlerimizin uğurlama törenlerine katılmak üzere bölgeye gitmiştir. Bizleri derin bir acı ve üzüntüye boğan bu olayda hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet, kederli ailelerine, Türk Silahlı Kuvvetleri ile asil milletimize başsağlığı ve sabır, etkilenenlere de acil şifalar dileriz."

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.