2018-02-14 15:24:01 [M.S.T.] 16,398
Fâsık: Allâh’ın emirlerini tanımayan, sapkın, günah işleyen, fesatçı, kötülük eden kimse anlamına gelmektedir.
2018-02-14 14:29:18 [M.S.T.] 52,518
Mevlânâ Halidi Bağdadî'nin okuduğu rivayet edilen salavat...
2018-02-14 14:22:05 [M.S.T.] 5,180
Beyoğlu'ndaki Selimi Hatun Camii'nin imamı Osman Gökrem, caminin abdesthanesini yıkanabilmeleri için evsizlere açtı.
2018-02-14 14:18:30 [M.S.T.] 8,258
Peygamber Efendimizin (s.a.v) torunu olan Zeynelabidin (r.a) nasıl bir ahlâka sahipti? Onu sadaka ve infaktaki hassasiyeti nasıldı? Zeynelabidin'in (r.a) sırtında ki yaraların sebebi...
2018-02-14 14:13:45 [M.S.T.] 4,676
Hakk’ın; “İlle de çok kazanın!” diye bir emri yoktur. Cenâb-ı Hak, helâl ve meşrû yoldan kazanıp imkân nisbetinde infakta bulunmamızı istemektedir. Hayır-hasenâtın ecrinin de, onların miktarına değil, infak edilişindeki fedakârlık seviyesine bağlı olduğunu bildirmektedir.
2018-02-14 14:07:05 [M.S.T.] 4,127
Gâfil insan, helâl-haram demeden, ne elde edebilirse onu kâr zanneder. Hâlbuki bir mü’min için helâlden kazanılan bir kuruş, haramdan gelecek milyonlardan daha değerlidir. Mü’min için hesabını kolay verebileceği helâl mal, hayırlı maldır. Hesabını veremeyip azâbını çekeceği haram mal ise tam bir baş belâsıdır. Bu yüzden haram yollardan dünyalık elde etmeye çalışanların kalpleri kördür.
2018-02-14 13:18:36 [A.G.] 32,646
Üveysîlik, bir kimsenin zâhiren görmediği kişi veya kişilerden rüya gibi yollarla mânevî eğitim alması ve bu yolla oluşan tarîkat anlamında bir tasavvuf terimidir.
2018-02-14 11:51:35 [A.G.] 1,612
Amerika’nın Suriye’de terör örgütü PKK/PYD ile kurduğu bu ilişki her geçen gün derinleşirken buna paralel olarak Türkiye-ABD ilişkileri de kopma noktasına doğru hızla yol almıştır.
2018-02-14 09:59:47 [A.G.] 4,203
Sırf kendini kurtarmaya çalışan, başkalarının manevi kurtuluşuna hizmet etmeyenler, gönül insanı sayılamaz. Gönül adamı adı üstünde kalbini ihya etmiş, yaratılanı Yaratandan ötürü sevmiştir. Kendindeki güzellikleri başkaları ile paylaşmaya hazırdır gönül insanı. Nitekim İmam-ı Rabbani, Mevlana Celaleddin Rumi, Hace Bahuddin Nakşibend, Aziz Mahmud Hüdayi gibi hakka vasıl olan gönül ehli hep başka gönülleri inşa etmenin derdinde olmuşlardır.
2018-02-14 09:52:23 [M.S.T.] 1,206
ÖSYM tarafından Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı'na (ALES) ilişkin analizlerin bulunduğu 2017 Sonbahar Dönemi ALES Değerlendirme Raporu'nda, sınava ilişkin önemli veriler yer aldı.
2018-02-13 20:35:57 [M.K.] 1,555
Zonguldak’ta üç yıl önce çocukların tanışıp arkadaş olması ve kitap okuma alışkanlığının kazandırılması için başlatılan ‘Çocuklar Kitap Okuyor’ kampanyasına bugüne kadar 500 çocuk katıldı.
2018-02-13 20:03:01 [M.K.] 2,092
Çocuklarda diyabet teşhisinde ailenin dikkati önemlidir. Peki çocuklarda diyabet nasıl olur?
2018-02-13 19:25:34 [M.K.] 9,577
Hz. Süleyman’ın (a.s.) Kur’an-ı Kerim’de geçen duası...
2018-02-13 18:08:34 [A.G.] 2,581
İslâm’ın terbiye ettiği lider, “Hizmetkâr Lider”dir. Firavunlaşan ve ilahlaşan değil, kul olduğunun farkında olan ve ibâdullâhı hiçbir zaman istihkâr etmeyen ve kendini hizmetten âzâde saymayan bir liderdir. Hatta liderliğin, hizmetkârlıkta önde olmak, şeklinde anlaşılması tavsiye edilmiş ve öyle de gösterilmiştir.
2018-02-13 17:37:39 [A.G.] 7,144
Gönül insanı olmak, gönle emek vermeyi gerektirir. Hem kendi gönlünü ve hem de diğer varlıkların gönlünü gözete gözete bir hayat sürme titizliği ister. İslâm da tam bu kıvamda bir insan inşasıdır hakikatte. Rabbimizin insanda oluşmasını istediği «kalb-i selim», bir bakıma böylesi bir kıvamı yakalamaktır.
İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)
...Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.
“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.
İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)
Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.
Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)
Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.
Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)
Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.
İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.
İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.