Medet Bala Hüdayi Vakfı'nın Faaliyetlerini Anlattı

Soma’dan Somali’ye, Bosna’dan Pakistan’a kadar her yerdeler. Bazen Rusya’da bir hapishanedeki tutuklular kitaplarını okuyarak Müslüman oluyor, bazen de Arjantin’deki bir kanser hastası kız o kitaplarla huzura kavuşuyor. Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı Koordinatörü Medet Bala, Ramazan ayında dünyada yapacakları iftar, gıda, eğitim faaliyetlerini paylaştı.

-Önce isterseniz Aziz Mahmut Hüdayi Vakfı’nın ne zaman, kimler tarafından kurulduğunu, merkezinin nerede olduğunu konuşarak başlayalım.

DSC_0430Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı, 1985 yılında Üsküdar’da bulunan bir grup akademisyen, işadamı ve gönül insanlarının bir araya gelmesiyle kuruldu. Vakıf merkezi, Hazreti Aziz Mahmud Hüdayi türbesinin yanındadır. Kurucuları arasında Osman Nuri Topbaş Hoca Efendi, Hasan Kamil Yılmaz, İrfan Gündüz ve Ahmet Taşgetiren’in yer aldığı 20 kadar isim bulunuyor.

-Vakıf hangi amaçla kuruldu? Bugün hizmet alanları nereleri ve neleri kapsıyor?

Başlangıçta, Hz. Hüdayi Türbesi yanında bir vakıf kurarak onun ziyaretçilerine, öğrencilerine ve bölgedeki fukaraya hizmet verildi. Kurulan küçük aşevi, halkın teveccühü ile büyüdü. Semtin dışında İstanbul genelinde fukara ailelere yardıma başlandı. 80’li yılların koşullarında bunlar yapıldı ancak 90’ların başında Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla farklı bir açılım oldu. Türki Cumhuriyetler’den bize talepler gelmeye başladı.

İLK YURTDIŞI FAALİYETLERİ NASIL BAŞLADI?

-Neydi o talepler? Kim, nasıl bir yardım istedi sizden?

IMG_3680İlk olarak Azerbaycan Şeki Müftüsü Hacı Selim Efendi, vakfımızdan yardım istedi. “Peygamberimiz, ‘Komşusu açken tok yatan bizden değildir’ buyuruyor. Ama sanmayın ki biz börek çörek açıyız. Biz din açıyız. Sovyet yönetimindeki 70 yılda bizim camilerimiz yok oldu. Çocuklarımıza Kur’an ve İslamiyet’i öğretecek kimse kalmadı. Sizin ise camileriniz açık, din öğretecek hocalarınız, kitaplarınız var. Bizlere bunlardan ikram edin” dedi. 1992 yılında Asya’daki ilk yurtdışı faaliyetleri Azerbaycan’da bu şekilde başladı. Kırım’dan Kazakistan’a kadar gidildi. Balkanlarda aslında ilk Batı Trakya’da başlayan faaliyet, daha sonra Arnavutluk, Kosova ve Makedonya’da faaliyet gösterdik. Sonra Afrika ülkelerine açılmak gerekti, Burkina Faso’ya gidildi. Benzer hizmetler Kamerun, Gana, Senegal, Nijer, Uganda, Tanzanya, Somali, Sudan gibi ülkelerde başladı. Afrika’da açlık ve fakirliğe karşı yardım hizmetleri veriyoruz.

40'IN ÜZERİNDE ÜLKEDE HİZMET VERMEYE ÇALIŞIYORUZ

-Dünya genelinde kaç ülkede faaliyet gösteriyorsunuz?

Biz Afrika, Balkanlar ve Asya’da 40’ın üzerinde ülkede hizmet vermeye çalışıyoruz. Her ülkede aynı tarzda değil ama her bir ülkede mutlaka okul, kurs, yetimhane, yurt, cami veya mescit gibi bir yapı veya eğitim müessesesi bulunduğunu söyleyebiliriz. Yüzlerce mescid ya da cami açtık. Bu faaliyetleri, Hüdayi Vakfı şubeleri olarak değil o ülkelerdeki partner kuruluşlarla yapmayı tercih ediyoruz. Biz de Hüdayi gönüldaşlarının vermiş olduğu hayırları onlara ulaştırmaya çalışıyoruz. Ama bu ülkelerdeki faaliyetlerin dışında diyelim ki Pakistan’da sel felaketi ya da Soma’da maden faciası yaşanıyor, oralara da hemen yardıma gidiyoruz.

AŞEVİ... İLAÇ YARDIMI... AİLELERE NAKDİ YARDIM... ÖĞRENCİLERE BURS... 

-Yurtiçinde hangi faaliyetlerde bulunuyorsunuz?

10_1İstanbul’daki merkezimizin yanı sıra 81 ilde Hüdayi gönüldaşları üzerinden faaliyetlerde bulunuyoruz. Merkezimizde aşevi, vakıf araçlarıyla evlere erzak yardımı, ailelere nakdi yardım, ihtiyaç sahiplerine ev ve ev eşyası alımı, ilaç ve sağlık yardımı, kurban kesimi ve dağıtımı, hanımlara sosyal ve kültürel gelişim, seminer, konferans, kermes düzenliyor, öğrenci yurtları ve Kur’an kursları açıyor, İlmi Araştırmalar Merkezi (İLAM) ile yüksek lisans ve doktora öğrencilerine burs veriyor, İstanbul Tasavvuf Araştırma Merkezi (İSTAM) ile zengin bir kütüphane hizmeti veriyoruz.

45 AYRI DİLDE MİLYONLARCA KİTAP DAĞITTIK

-Yardım faaliyeti yürüttüğünüz ülkelerde sıradışı öykülerle karşılaştınız mı?

P2300436Hüdayi gönüldaşları olarak insanların mideleriyle birlikte gönül dünyalarını da doyurmaya çalışıyoruz. Onun için ciddi anlamda basın yayın ve eğitim hizmeti veriyoruz. Bu faaliyetleri, o ülkedeki yerel diller ya da hakim olan diller üzerinden yapıyoruz. 45 ayrı dilde milyonlarca ders kitabı ve vakıf kitabı dağıttık. Yurtdışı ve yurtiçi hizmetler genel müdürlüğümüz var. O bölümler içinde hazırlanıyor bu kitaplar. Bu kitaplarla ilgili enteresan geri dönüşler oluyor. O kitapla dünyanın bir ucunda hayatı değişen yüzlerce insan var. Örneğin Rusya’daki bir hapishanede bulunan bir Hıristiyan tutuklunun eline kitaplarımız ulaşabiliyor.

O kitapları okuyup Müslüman olabiliyorlar. Kitaplarımızın PDF formatındaki sayfalarını internet üzerinden ücretsiz olarak sunuyoruz. Arjantin’den bir kız çocuğu Osman Nuri Topbaş’a ait kitapların PDF’ini okuyup bize bağışta bulunabiliyor. Dünyanın dört bir köşesinden bu kitaplara ulaşan insanlar, bize çok güzel mektuplar gönderiyor.

SON NEFES KİTABI ARJANTİNLİ GENÇ KIZA NEFES OLDU

“Arjantin’den Hedil Basim isimli kızımız, bize şunları yazmıştı: ‘Son Nefes kitabının yazarı muhterem Osman Nuri Topbaş Efendiye - Allah kendilerini muhafaza etsin - gönderiyorum. Kanser oldum ve ölümden korkar oldum, ruhen yoruldum. Fakat elhamdülillah internet üzerinden, ölüm ve ona nasıl hazırlanmamız gerektiğinden bahseden kitabınızı okudum. Hamdolsun, o günden itibaren namaz kılmaya başladım. Artık çok rahatım, ölümden korkmuyorum. Bu kitabın yayıncısı kardeşlerim, size 300 dolar gönderiyorum. Onu fakir Müslümanlar için harcarsınız...’ diyordu. O para geldi, üzerine eklenip fukaraya dağıtıldı.”

SURİYELİ ÇOCUKLARIN AĞLAMASINI DURDURALIM

“Ramazan ayında dünyanın dört bir köşesinde iftar sofraları açıyoruz. Gönüldaşlar, Afrika ya da Suriye yazıp 4832’ye SMS atabilir. Ya da hudayivakfi.org adresinden ve (0216) 428 39 60 numaralı vakıf telefonlarından 7 liralık bir yardımla bir kişiye iftar açtırabilir ya da 50 liralık erzak paketi yardımında bulunabilir. Suriyeliler Türkiye’de bodrum katlarında yaşıyor ve güneş alamayan çocukları sağlıklı gelişemiyor. Üç tane süt alıp Suriyeli bir çocuğun ağlamasını durdurabilirler. İnanıyoruz ki kim bu dünyada bir Müslüman kardeşinin ihtiyacını giderirse, kıyamette de Allah onun ihtiyacını giderir. ”

AZİZ MAHMUD HÜDAYİ HAZRETLERİ'NİN ŞİİRİ

“Aziz Hüdayi Hazretleri’nin şu şiirinden özellikle bahsetmek isterim: (Aziz Mahmut Hudayi Hazretleri’nin Sultan III. Murat’ın vefatının ardından söylediği belirtilen ilahi)

Yalancı dünyaya aldanma ya hu

Bu dernek dağılır divan eğlenmez

İki kapılı bir harabedir bu

Burada konan göçer, konuk eğlenmez

Bakma bunun karasına, ağına

Gönül verme bostanına, bagina

Benzer hemen çocuk oyuncağına

Burada akli olan insan eglenmez

Hudayi ne oldu bu kadar peygamber?

Ebu bekir, Omer, Osman u haydar

Hani Habibullah Siddik-i Ekber

Bundan gelen gider bir can eğlenmez.”

(Selim Efe Erdem/stargazete.com)

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.