Mescidi Nebevi'nin İnşası

Mescidi Nebevi nasıl inşa edildi? Enes (r.a) anlatıyor...

Mescid-i Nebî’nin yapılması için hazırlıklar yapılıyor. Ashâb-ı kiram heyecanlı… Herkes bu inşaatta çalışmak istiyor. Zira kıyamete kadar devam edecek sadaka-i câriyeden nasip alma fırsatı doğmuş. Herkese nasip olmaz. İşte o heyecan anlarını bize Enes (r.a) anlatıyor:

“Rasûlul­lah (s.a.v) Medine’ye geldiği zaman, Medine’nin üst tarafında[1] Amr bin Avf Oğulları denilen bir mahallede konakladılar. Nebiyy-i Ekrem (s.a.v) onların arasında on dört gün ikâmet et­tiler. Sonra (dayıları) Neccâr Oğulları kabilesinin ileri gelenlerine ha­ber gönderdiler. Onlar da kılıçlarını kuşanarak geldiler.

Hâlâ gözümün önündedir; Allah Rasûlü (s.a.v) bineğinin üzerinde, Ebû Bekir (r.a) terkisinde, Benî Neccâr’ın ileri gelenleri de etraflarını kuşatmış vaziyette idiler. Bu şekilde Ebû Eyyûb’un avlusuna kadar geldiler.

Rasûlullah (s.a.v) vakit nerede girerse orada namazını kılmayı severlerdi. Davar ağıllarında namaz kıldıkları da olurdu. Sonra Efendimiz (s.a.v) Mescid’in inşâ edilmesini emrettiler ve Neccâr Oğulları’nın ileri gelenlerine haber gönderdiler, onlar da geldiler. Efendimiz:

«‒Ey Neccâr Oğulları! Bahçenizin bedelini bana söyleyiniz!» buyurdular.

Onlar da:

«‒Hayır, vallâhi, onun bedelini biz ancak Allah Teâlâ’dan istiyoruz!» dediler.

O bahçede size söylediğim şu şeyler vardı: Orada müşrik kabirleri, çukurlar, tümsekler, harâbeler ve hurma ağaçları vardı. Nebî (s.a.v) emir buyurdular müşrik kabirleri açılıp başka yere nakledildi, çukurlar, tümsekler ve harâbeler düzeltildi, hurma ağaçları da ke­sildi.

Hurma ağaçlarını Mescid’in kıble tarafına dizdiler. Mescidin iki tara­fını da taşla ördüler.

Sahâbîler recez söyleyerek kayaları taşımaya başladılar. Nebî (s.a.v) de onlarla beraberdi ve şöyle buyuruyorlardı:

«Allâh’ım! Âhiret hayrından başka hayır yoktur. Sen, Ensâr ile Muhâcirler’i mağfiret eyle!».” (Buhârî, Salât, 48, Menâkıbu’l-Ensâr, 46; Müslim, Mesâcid, 9)

Mescid-i Nebevî ilk yapıldığında yaklaşık 30 x 35 metre genişliğinde idi. Duvarlarının yüksekliği de yaklaşık 1,5 metre boyunda idi ve üstü açıktı. Sahâbe-i kirâm sıcaktan şikâyet edince Mescid’in içine direkler dikerek üstünü hurma dallarıyla kapattılar. Tavandan üzerlerine yağmur suyu akınca da tavanı çamurla sıvadılar. Mescid’in ilk kıblesi de Mescid-i Aksâ’ya doğru idi.

[1] Medine’nin Necd cihetinden Tihâme’ye doğru gelen köy ve mâmûrelerine Âli­ye, Tihâme cihetinden Medine’ye doğru olanlarına Sâfile denir. (Mu’cemu’l-Büldân)

Kaynak: Dr. Murat Kaya, Mescid-i Nebevi'den 111 Hatıra, Erkam Yayınları

BENZER YAZILAR

İslam ve İhsan

MESCİD-İ NEBEVİ'DEN 111 HATIRA

Mescid-i Nebevi'den 111 Hatıra

MESCİD-İ NEBİ TARİHİ

Mescid-i Nebi Tarihi

MESCİDİ NEBEVİ NEDİR, NEREDE? MESCİDİ NEBEVİ'NİN ÖZELLİKLERİ

Mescidi Nebevi Nedir, Nerede? Mescidi Nebevi'nin Özellikleri

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.