Zerafet

Sadelik, Kanaatkârlık ve Kardeşlik Örnekleri

Anadolu insanının ayrılmaz vasıfları nelerdi? Anadolu insanından sadelik, kanaatkârlık ve kardeşlik örnekleri.

Güzel Kelimeler ve Anlamları

Mü’minin ağzını süslemesi gereken ilâhî vahyin bize tarif ettiği söz çeşitleri çok dikkat çekicidir. Rabbimiz, iyi ve kötü sözleri farklı âyetlerde îzah etmiş v

Nasıl Zarif Olunur?

Zarafet ne demek? Nasıl zarif olunur? Zarafet eğitimi nedir? Özüne sahip çıkma gayreti gösteren, yaratılış gâyesini unutmayan her insan zariftir diyebilir miyiz

Gerçek İstanbullu Nasıl Olur?

İstanbul beyefendisi, numune bir kişiliği simgeler. Eski deyimle, bir üslup, bir yaşam tarzının temsilcisidir. Eski sözlükler, İstanbul beyefendisini ‘kibar, ha

Örnek Nesildeki Ruh İnceliği

Sahabenin dillere destan nezaket örneği...

Hanımlara Örnek 6 İslam Kadını

Sen, adın ne olursa olsun, asırlardır yaşayan Fâtıma, Hanne, Sâre, Hatice annelerimiz gibi nicelerinin rûhunu içinde taşıyan, nâzende avuçlarına sinmiş misk kok

İslam’da Misafirlik Adabı

Kur'an ve Sünnet ışığında Misafir Kimdir? Misafirlik Nedir? Misafire Nasıl Davranmalı? gibi hususları ele alan metinde 14. yüzyıldan 21. yüzyıla uzanan Anadolu

Konuşurken Nelere Dikkat Edilmeli?

Konuşurken nelere dikkat etmeliyiz? Müslümanın konuşma adâbı nasıl olmalı?Peygamber Efendimiz (s.a.v) sahabiye karşı nasıl konuşurdu?

Bu Çağda Kadına Dediler Ki!

Bu çağda kadına dediler ki sen güçlüsün, özgürsün, tek çocuklu olmalısın, eşine cevap verirsen, ezilmezsin. Halbuki meşrû çizgileri aşmadan, kadın çeşitli hizme

Hz. İbrahim’in (a.s.) Misafir Ağırlama Adabı

Misâfiri çok seven, çok ikram eden, son derece cömert ve şerefli bir Peygamber olan Hz. İbrâhim’in (a.s.) misâfirperverliği ve misâfir ağırlama âdabı...

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.