İbadet Hayatımız

Çilelerdeki Hikmet ve Kerâmet

İnsanlığa örnek şahsiyet olarak gönderilen peygamberler, başa gelebilecek çilelerin en ağırlarıyla sadâkat imtihanından geçirilmişlerdir. Kimi hanımının ve çocu

Gerçek İman Edenler Nasıl Ayırt Ediliyor?

Başımızdan geçen mtihanın sebebi, niyeti samimi olanla; olmayanın belli olması ve ihlâssız olanların hâlis mü’minler arasından ayrılmasıdır. Çünkü bozuk niyetle

Her Duanın Karşılığı Var mı?

Her duanın karşılığı var mıdır? Hangi dualar kabul olur? İşte duaların karşılığı...

Erzurum'un İlk Mescidinde Sabah Namazı Buluşması

Erzurum'da "Seccadeni al, kaleye gel" çağrısına uyan vatandaşlar, kentin düşman işgalinden kurtuluşunun 99. yıl dönümünde tarihi kalede sabah namazı kıldı. 

Veysel Karâni Hazretlerinden 7 Madde

Hak dostu Veysel Karânî Hazretleri; bu imtihan âleminde Cenâb-ı Hakk’ın rızâsının nasıl bir zıtlığa rabtedilmiş olduğunu, yedi maddede[1] şöyle ifade ediyor.

Her Türlü Hâlde Allah'ı Zikretmek

Cenâb-ı Hak, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’i, Allâh’ı çok çok zikretmenin en kâmil örneği olarak bizlere takdîm etmektedir.[1] O -sallâllâh

İslam'da Dilin Terbiyesi

Dine saygı kalbin takvasıdır. Prof. Dr. Mustafa Kara ile "Dinde saygı dili" üzerine röportaj... İnsan konuşurken ne söylediğini ne hakkında konuştuğunu ve nasıl

Kalbimiz Allah Dedikçe

Rabbimiz bizi zikrine çağırıyor. Kendisini hatırlamaya davet ediyor. Zatını anmaya ve yüceliğini ikrar etmeye. En büyük zikir Kur’andır diyor. Kalpleriniz ancak

Cenneti Kazanmak Nedir?

İnsan bu dünyaya âhirete dönüş için doğar. Elest Bezminde Rabbimizle yaptığımız Ahd-i İlâhîyi unutmamak için dünyaya geldik. İlahi bilincin nuruna uyanmak için,

Gönlümüzde Şifâhâne Var

Gönül, öyle mûcizevî bir yaratılışa sahip ki, onda şifâhâne de var, çilehâne de... Gül bahçeleri de var, ateş çukurlarında yanmak da… O ateşlerde pişip kemâle e

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.