‘istanbul Ensarları’ndan Binlerce Aileye Yardım Eli

Haberleşme programı WhatsApp üzerinden bir araya gelen 150 gönüllü, kurdukları İstanbul Ensarları Grubu ile şu ana kadar 15 bin sığınmacı aileye yardımda bulundu.

Haberleşme programı WhatsApp üzerinden bir araya gelen 150 gönüllü, kurdukları İstanbul Ensarları Grubu ile şu ana kadar 15 bin sığınmacı aileye yardımda bulundu.

İSTANBUL ENSARLARI GRUBU

İstanbul Ensarları Grubu, Suriye’deki iç savaşın ardından İstanbul’a gelen sığınmacılara yardım eli uzatma amacıyla kuruldu. Sohbet programı WhatsApp üzerinden 4-5 kişinin oluşturduğu grup, şimdiye kadar 150 gönüllüye ulaştı.

Grup üyeleri, ihtiyaç sahiplerine kira yardımından, ikinci el eşyaya, erzaktan giyime, ilaçtan eğitime kadar birçok konuda destek olmaya çalışıyor.

Kartal, Ümraniye, Gaziosmanpaşa, Eyüp, Arnavutköy, Başakşehir, Avcılar, Esenyurt, Beylikdüzü, Büyükçekmece, Esenler, Bağcılar olmak üzere İstanbul'un birçok noktasındaki 15 bin sığınmacı aileye ulaşan İstanbul Ensarları Grubu, ayrıca 4 bin çocuğa yeni giysi aldı, 5 bin kişiye ramazan ayında iftar verdi ve 8 bin aileye de gıda yardımında bulundu.

“DÜĞÜNLERİNE DE CENAZELERİNE DE GİDİYORUZ”

Gönüllülerden Mustafa Işıklı, ilk dönemlerde kendilerinin yardıma muhtaç aileleri tespit ettiğini söyledi. Şu anda ise sığınmacı ailelerin kendilerine ulaşarak yardım talebinde bulunduğunu ifade eden Işıklı, sadece maddi yardım yapmadıklarına dikkati çekti.

Işıklı, "Sadece maddi yardım yapmıyoruz. Düğünlerine de cenazelerine de gidiyoruz. Ailelerimize, muhacirlerimize, ensar ve muhacir kardeşliğini hissettirmek adına, elimizden geldiği kadar yanlarında olmaya gayret ediyoruz." ifadelerini kullandı.

“BİZE İNSANLIĞIMIZI HATIRLATIYOR”

Gönüllü Aynur Karabulut da İstanbul'da ihtiyaç sahibi sığınmacı aile sayının fazla olduğuna dikkati çekti. İlk etapta ailelerin temel ihtiyacını gidermeye çalıştıklarını bildiren Karabulut, “Ardından diğer ihtiyaçlarına yardımcı oluyoruz.” dedi.

Karabulut, “Amacımız bir gıda paketi bırakarak bir kereye mahsus yardımcı olmak değil, gerçekten ensar olabilmek, bu aileye kardeş olabilmek... Bize insanlığımızı hatırlatıyor. Hayatımızda birçok şeyi ne kadar abarttığımızı gösteriyorlar.” şeklinde konuştu.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.