İsrail'in 234 Gündür Saldırılarını Sürdürdüğü Gazze'de Can Kaybı 36 Bini Aştı

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı son 24 saatte 66 artarak 36 bin 50'ye yükseldi.

İsrail, halkı zorla aç ve susuz bırakarak büyük bir insani felakete yol açtığı Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarına 234. gününde de devam ediyor.

Savaş uçakları Gazze kentinin Et-Tuffah bölgesindeki Ez-Zerka Mahallesi'nde Filistinli "El-Batran" ailesinin evini bombaladı. Saldırıda küçük yaşlardaki kız çocuğu Hani el-Batran ve hamile annesi ile 3 kişi daha hayatını kaybetti. Bazıları da yaralandı.

İsrail savaş uçaklarının Gazze Şeridi'nin güney bölgelerine ateş açmasıyla eş zamanlı olarak İsrail topçuları da Gazze'nin Sabra, Ez-Zeytun ve Tel El-Hava mahallelerini şiddetli şekilde bombaladı.

İsrail ordusunun Gazze'nin El-Bureyc Mülteci Kampı'na düzenlediği saldırılarda ölen ve yaralananlar oldu.

İsrail askeri botları da Han Yunus kenti açıklarında Filistinli balıkçıların teknelerine ağır makineli tüfeklerle ateş açtı.

İsrail savaş uçaklarının Gazze'ye düzenlediği saldırıda 7 Filistinli öldü

 İsrail ordusunun sabah saatlerinde Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kenti ile orta kesimindeki Nusayrat Mülteci Kampı'na düzenlediği saldırılarda 7 Filistinli hayatını kaybetti.

Filistin resmi ajansı WAFA'nın haberine göre, İsrail savaş uçakları, Uluslararası Adalet Divanının (UAD) kararına rağmen Gazze Şeridi'ndeki Refah kentinde bir evi bombaladı. Saldırıda en az 4 Filistinli yaşamını yitirdi, bazıları da yaralandı.

İsrail savaş uçakları, Gazze Şeridi'nin orta kesiminde bulunan Nusayrat Mülteci Kampı'ndaki Ez-Zuhur Caddesi'nde bulunan bir grup Filistinliyi hedef aldı.

Sağlık kaynakları, saldırıda 3 kişinin öldüğünü, bazılarının da yaralandığını aktardı.

Gazze çevresindeki yerleşim bölgelerine 4 roket atıldı

İsrail devlet televizyonu KAN'da yayınlanan haberde, "Gazze Şeridi'nin merkezinden Re'im Kibbutzu'na (Gazze Şeridi çevresine) doğru 4 roketin fırlatıldığı tespit edildi. Sirenler devreye girmedi." ifadeleri kullanıldı.

Haberde, roketlerden 3'ünün açık alana düştüğü, dördüncüsünün ise İsrail bölgelerine ulaşmadığı belirtilirken, sirenlerin neden devreye girmediğine ilişkin bir bilgi verilmedi.

Gazze Şeridi'nden Re'im Kibbutzu'na atılan roketleri şu ana kadar üstlenen olmadı.

Can kaybı her geçen gün artıyor

Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'ne 234 gündür sürdürdüğü saldırılara ilişkin bilgi verildi.

İsrail ordusunun son 24 saatte Gazze'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği 7 saldırıda 66 Filistinlinin daha yaşamını yitirdiği, 383 Filistinlinin yaralandığı belirtildi.

İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda ölenlerin sayısının 36 bin 50'ye, yaralı sayısının 81 bin 26'ya yükseldiği kaydedildi.

Açıklamada ayrıca hâlâ enkaz altında ve yol kenarlarında ölülerin bulunduğu ancak İsrail güçlerinin engellemesi nedeniyle sağlık ekipleri ile sivil savunma görevlilerinin cenazelere ulaşamadığı yinelendi.

İsrail askerleri Batı Şeria'da Filistinlilere ait araçları patlayıcılarla havaya uçurdu

İsrail ordusu, işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyinde Filistinlilere ait bazı araçları patlayıcılarla havaya uçurdu.

Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, bir grup İsrail askeri, Cenin kenti yakınlarında bulunan Kefr Dan beldesinde Filistinlilerin evlerine baskın düzenledi.

Askerler, Filistinlilere ait bazı araçları da patlayıcılar yerleştirerek havaya uçurdu. Patlama sesleri çevre beldelerden de duyuldu.

Baskına tepki gösteren Filistinliler ile İsrail askerleri arasında silahlı çatışma çıktı.

İslami Cihad Hareketi'ne bağlı Kudüs Tugaylarından yapılan açıklamada, "Mücahitlerimiz, Kefr Dan beldesine baskın düzenleyen işgal güçleriyle silahlı çatışmalara girdi ve işgal araçlarını patlayıcılarla hedef aldı." ifadeleri kullanıldı.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırı başlattığı 7 Ekim 2023'ten bu yana işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve saldırılarda artış yaşanıyor.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

ÜMMETİ GÖZETMEK

Ümmeti Gözetmek

ÜMMETİN SUSKUNLUĞU

Ümmetin Suskunluğu

ÜMMET NASIL OLUNUR?

Ümmet Nasıl Olunur?

BU ÜMMETİN GENCİ OLMAK

Bu Ümmetin Genci Olmak

"MÜSLÜMAN MÜSLÜMANIN KARDEŞİDİR ONU TERK VE İHMAL ETMEZ" HADİSİ

"Müslüman Müslümanın Kardeşidir Onu Terk Ve İhmal Etmez" Hadisi

MÜSLÜMANLARIN DOKUNULMAZ HAKLARI İLE İLGİLİ AYET VE HADİSLER

Müslümanların Dokunulmaz Hakları İle İlgili Ayet ve Hadisler

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.