İmamın Objektifinden 15 Temmuz

Bursa'da görevli imam Yıldırım, senaryosunu hazırladığı, oynadığı ve yönetmenliğini yaptığı kısa filmle, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi yaşananları anlattı.

Bursa'da İsmail Hakkı Camisi'nin 36 yaşındaki imam hatibi Ali Haydar Yıldırım, senaryosunu hazırladığı, oynadığı ve yönetmenliğini yaptığı kısa filmle, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi yaşananları kendi gözünden aktardı.

Yıldırım, 15 Temmuz gecesi evde Kur'an-ı Kerim okuduğu sırada cep telefonuna son dakika haberi geldiğini ve habere baktığında "darbe girişimi" diye bir başlığın gözüne iliştiğini söyledi.

Televizyonu açtığında kimin yaptığı belli olmayan darbe girişimi haberlerinin verildiğini ifade eden Yıldırım, yaş itibarıyla darbeye şahit olmadığını, 1960 ve 1980 darbelerini kitaplardan okuduğunu belirtti.

Darbe girişimi esnasında Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in çağrısıyla umutlandıklarını vurgulayan Yıldırım, "Başkanımızın o çağrısı bizi hemen hareketlendirdi. O gece eşimizi, çocuğumuzu, evimizde kim varsa geride bıraktık ve hemen camilere koştuk. Selalar vermeye başladık. O gece okuduğumuz selalar hayatımızda verdiğimiz en önemli selalardı." dedi.

Yıldırım, bu yaşadıklarını anlatan, din görevlisinin gözünden darbe gecesi yaşananları filmle aktarmaya çalıştığını belirterek, şöyle devam etti:

"Din görevlisiyim. Bir hobim var. Yıllardır Bursa'da televizyon programları hazırlıyorum. Bunun yanında kamerayla ilgileniyorum. Bazen küçük çaplı amatör yönetmenlik yapıyorum. Darbe gecesiyle alakalı da bir şeyler yapma ihtiyacı hissettim. Bu filmde de bir din görevlisinin gözünden 15 Temmuz darbe gecesinin anlatmak istedim. Kısa bir film oldu ama inanıyorum ki, bu filmde o gece yaşananların özetini sunmuş oldum. Çekimlerini ve yönetmenliğini kendim yaptım ve din görevlisinin gözünden 15 Temmuz darbe gecesinin anlatmaya çalıştım."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu filmden haberdar olmasını ve izlemesini çok istediğini dile getiren Yıldırım, "Tek derdimiz ona bir sarılmak. Rabbim ömrümden alsın, onun ömrüne katsın. Çünkü Cumhurbaşkanımız bu ülkeye çok lazım." ifadesini kullandı.

KISA FİLMİN KONUSU

Yıldırım'ın o gece kendi yaşadıkları ağırlıklı olmak üzere 15 Temmuz'u anlattığı kısa film, bir imamın evinde Kuran-ı Kerim okumasıyla başlıyor.

Cep telefonundaki haber uygulamasından darbe girişimiyle ilgili haber düşmesinin ardından televizyonu açan ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Görmez'in çağrısına uyarak, Kuran-ı Kerim'i eşine teslim eden imamın camiye koşması, sela vermesi yer alıyor. Milletin zafere ulaşmasıyla film sona eriyor.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.