Hanım Sadece Aile İçin midir?

Günümüzde hanımlar için biçilen rol nedir? Hanım sadece aile için midir? Hanımların esas rolü ve önemleri nelerdir?

Günümüzde kadınların tahsil ve çalışması için her türlü imkân seferber ediliyor. Ancak bu işten ailenin, istikbaldeki evlâtların ve ülke nüfuslarının nasıl tesir alacağı üzerinde pek düşünülmüyor.

Şimdiden istatistiklerde endişe verici neticeler orta çıkmaya başlamıştır:

Ülkemizde, 2019’da binde 13 olan nüfus artış hızı, 2020’de binde 5,5’e düşmüştür. Boşananların sayısı artarken, evlenenlerin sayısı azalmakta, evlenme yaşı git gide yükselmektedir.

Batıda bu vaziyet çok daha fecîdir. Bir lokomotifin peşine takılan vagonun, lokomotifin gittiği noktaya gideceği âşikârdır.

Hâl ve gidişat böyle iken, İslâm’ın, kadını; -aile müessesesinin devamı için- sâliha bir hanım ve sâliha bir anne mevkiinde muhafaza ettiğini söyleyen kişilere itiraz edilmekte, müslüman kadının da mutlaka tahsil görüp çalışması gerektiği ileri sürülmektedir.

Kadının tahsil görmesi ve çalışması yasak değildir.

Zarûret hâlinde kadın cihâda dahî katılmıştır.

Ümmü Umâre -radıyallâhu anhâ-, Uhud Savaşı’na katılarak oku ve yayı ile düşmanla çarpışan hanım sahâbîlerden biridir. Savaştan sonra Medine’ye dönen Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-;

“−Harp esnasında sağıma soluma döndükçe hep Ümmü Umâre’nin yanı başımda çarpıştığını görüyordum.” demiştir. (İbn-i Hacer, el-İsâbe, IV, 479)

Bu vesileyle Efendimiz’in muhtelif iltifat ve duâlarına mazhar olan Ümmü Umâre Hâtun, Allah Rasûlü’ne;

“–Allâh’a duâ et de cennette Sana komşu olalım.” dedi.

Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-;

“–Allâh’ım! Bunları bana cennette komşu ve arkadaş et!” diyerek duâ etti. Bunun üzerine Ümmü Umâre -radıyallâhu anhâ-;

“–Artık bundan sonra dünyada ne musîbet gelirse gelsin, aldırmam!” dedi. (Vâkıdî, I, 273; İbn-i Sa‘d, VIII, 415)

Ancak Uhud’da ve Çanakkale’de olduğu gibi işgal ve benzeri zarûret hâllerinin dışında; hanımlardan, böyle ağır mes’ûliyetler talep edilmez. Peygamberimiz, şehîd olmak arzusuyla harbe katılmak isteyen Ümmü Varaka -radıyallâhu anhâ-’ya;

“–Sen evinde oturup Kur’ân oku; muhakkak ki Allah, sana şehidlik nasîb eder!” buyurdu.

Şehâdete karşı büyük iştiyak sahibi olan bu sahâbîye hanım, Hazret-i Ömer’in hilâfeti zamanında hizmetçileri tarafından evinde şehîd edildi. (Ebû Dâvûd, Salât, 61/591; İbn-i Hacer, el-İsâbe, IV, 505)

Bu sebeple;

Hanımların gönül huzuruyla iştirak edebilmeleri için, tahsil ve çalışma mekânlarının İslâm’ın prensiplerine muvâfık ve mutâbık hâlde bulunması elzemdir.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Yüzakı Dergisi, Yıl: 2022 Ay: Mart, Sayı: 205

İslam ve İhsan

SALİHA HANIMIN KIYMETİ VE FAZİLETİ

Saliha Hanımın Kıymeti ve Fazileti

HZ. ESMA'NIN SORUSU VE PEYGAMBER EFENDİMİZİN CEVABI

Hz. Esma'nın Sorusu ve Peygamber Efendimizin Cevabı

SALİHA KADININ FAZİLETİ

Saliha Kadının Fazileti

ALİME VE SALİHA KADINLAR

Alime ve Saliha Kadınlar

SALİHA KADIN NASIL OLUNUR?

Saliha Kadın Nasıl Olunur?

SALİHA KADININ ÖZELLİKLERİ

Saliha Kadının Özellikleri

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.