Edirne'deki Tarihi Muradiye Camisi'nin Haziresindeki Mezar Taşları Onarıldı

Edirne'de 2. Murat tarafından yaptırılan Muradiye Camisi'nin Mevlevi dergahı şeyhleri ve divan şairlerinin kabirlerinin bulunduğu haziresindeki mezar taşları aslına uygun şekilde onarıldı.

Kent merkezinde Osmanlı dönemi mezarlıkları ve hazirelerinin ihyasına yönelik Edirne Valiliği koordinasyonunda Edirne Belediyesi, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Müze Müdürlüğü, Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü, Vakıflar Bölge Müdürlüğü ve Trakya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi ortak çalışma başlatıldı.

MURADİYE CAMİİ'NİN HAZİRESİNDEKİ MEZAR TAŞLARI ONARILDI

Bu kapsamda 15. yüzyıl Osmanlı sanatının en önemli yapıtları arasında gösterilen, Şeyhülislam Musa Kazım Efendi, Mevlevi divan şairleri Enis Recep Dede, Neşati, Hacı Eşref, Muradiye Mevlevi Dergahı şeyhlerinin kabirlerinin bulunduğu Muradiye Camisi'nin haziresinde bulunan bitkiler ve mezarlarla bağlantısı olmayan döküntü taşlar temizlendi.

Kırık mezar taşları tespit edildi ve önceki restorasyon çalışmalarında yapılan hatalı uygulamalar giderildi. Tespit edilen 52 kırık mezar taşı aslına uygun malzemeler kullanılarak onarıldı.

Tüm mezar taşlarının yüzey temizlikleri ve mezar taşı okumaları yapılarak Türkçe etiketlemeleri yapıldı.

İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk'ten yapılan çalışmalar hakkında bilgi alan Edirne Valisi H. Kürşat Kırbıyık, gazetecilere yaptığı açıklamada, Edirne'nin kadim bir şehir olduğunu ve kültürel değerlerinin ayakta tutulması gerektiğini söyledi.

Tarihi mezarlıklar ve cami hazirelerinde yıpranmalar tespit edildiğini, kurumlar arası güç birliği yaparak çalışmalara başladıklarını anlatan Kırbıyık, şunları kaydetti:

"Trakya Üniversitesinden akademisyenler bu işin rehberlik kısmı ve yönlendirmesini üstlendiler. Belediye ve İl Özel İdare ekipleri ile kurumlardan ekiplerimizle tarihi mezarlıkların bakım ve onarım çalışmasını başlattık. Burada da bunun ilk örneğini görüyoruz. Yapılan işlerden biri de burada yatan zatların kimliklerinin görülebileceği şekilde plakalar oluşturduk.

Gelen ziyaretçiler burada kimlerin bulunduğuna dair bilgiler edinebilecekler. Mezarlıklar tarihi bir vesika, dönemin kültürünü yansıtıyor, mezarda kimin defnedildiğine dair bize bilgiler veriyor, dönemsel ve kültürel anlamda bilgiler elde ediyoruz. Bu anlamda bu çalışmayı çok önemsiyoruz."

Vali Kırbıyık, çalışmaların Hasan Sezai Cami, Gazi Mihal Bey Cami ve Şah Melek Paşa Cami hazireleri ile Fatma Hatun Mezarlığında devam edeceğini ifade etti.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

OSMANLI MEZAR TAŞLARI BİZE NE SÖYLÜYOR?

Osmanlı Mezar Taşları Bize Ne Söylüyor?

MEZAR TAŞI CAİZ MİDİR?

Mezar Taşı Caiz midir?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.