Dünyanın Dört Bir Yanından İnsanlar 'Mevlana Kentinde' Buluşuyor

Konya'da bu yıl "irfan vakti" temasıyla düzenlenen Mevlana'nın 748. Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenleri'nde yabancı turist yoğunluğu yaşanıyor.

Her yıl Mevlana'yı anmak için Türkiye ve dünyanın dört bir yanından Konya'ya gelen binlerce ziyaretçi, bu yıl da Mevlana'nın "gel" çağrısına uydu. Binlerce turist, Mevlana Müzesi'nde yoğunluk oluşturdu.

Mevlana'yı anma törenlerine katılan yabancı turistler, kentteki manevi havanın etkisini yaşıyor.

"Ziyaretimde kalbimin arındığını hissettim"

İngiltere'den gelen Cihazi Malik, Müslüman olduğunu, ziyaret ettiği Mevlana'nın türbesinde yoğun manevi duygular yaşadığını söyledi.

Maneviyattan çok etkilendiğini belirten Malik, "Mevlana'nın kabrine dua etmek için geldim. Mevlana hakkında çok şey dinledik. Mevlana Müzesi'ni ziyaret ettiğimde ruhani bir şeyler hissettim. Biz Müslümanların kültürü, en iyi kültür. Ziyaretimde kalbimin arındığını hissettim. Benim hissettiklerim bunlar." diye konuştu.

Mevlana'dan etkilenerek Müslüman olan ve Amerika Birleşik Devletleri'nden gelip bir süre önce Konya'ya yerleşen Craig Victor Fenter de Konya'da çok özel günler yaşadığını, Allah'a duyulan aşkın her şeye sirayet ettiğini hissettiğini dile getirdi.

"Onun sözleri dünya için çok önemli"

Şahit olduğu maneviyatın, ruhunu sakinleştirdiğini ve eşsiz bir deneyimler yaşadığını ifade eden Fenter, şöyle konuştu:

"Mevlana dünyaya barış getirdi. Onun sözleri dünya için çok önemli. Mevlevi ve Konya'da yaşayan biri olarak Şeb-i Arus'un başlangıcında Şemsi Tebriz'in türbesini ziyaret etmek, dua etmek, hep birlikte Mevlana Müzesi'ne gelmek, ilahiler harika bir duygu. Hazreti Mevlana hayatımın her yönünü etkiledi. Onun şiirlerini, eserlerini okuyorum, sema yaptım. Profesyonel alanım müzikti, bununla beraber Mevlevi müziğine de yönelmiş oldum."

Romanya'dan gelen Foss Brown ise 2 aydır Türkiye'yi gezdiğini ve Şeb-i Arus törenleri için Konya'da geldiğini kaydederek, "Mevlana Müzesi'nde bir dinginlik hissettim. Bu dinginliği anlamaya çalıştım. Bir kez bu müzeyi gezdim, sonra bir daha gezmem gerektiğine karar verdim. Buradan çok etkilendim." dedi.

"Mevlana'yı o kadar seviyorum ki gerçekten anlatamam"

Ailesiyle İran'dan gelen 10 yaşındaki Baran Sadeghı Motcheh Khortı da Mevlana'yı ve öğretilerini çok sevdiğini aktardı.

Khortı, şunları kaydetti:

"Burası benim kalbimi çok etkiliyor. Burada olduğumuz için çok mutluyum. Şeb-i Arus'a geldiğim için kendimi çok şanslı hissediyorum. Hazreti Mevlana'yı çok seviyorum. Mevlana'nın 1500-2000 beytini ezbere biliyorum. Sevgimden tekrar ede ede ezberledim hepsini."

Mevlana Müzesi'ni ziyaret etmek için İran'dan gelen Mujgan Samiei, tesadüfen Şeb-i Arus'a denk geldiğini belirtti.

Mevlana'ya büyük bir aşk duyduğuna dikkati çeken Samiei, şöyle devam etti:

"Aşkı bulmak için buraya geldim. Kendi kalbim için geldim. Cumartesi günü ziyaret etmiştim. Duygularımın aç olduğunu hissettiğim için bugün yine geldim. Bu hafta Şeb-i Arus olduğunu bilmiyordum. Öğrendim ki vuslat yıl dönümüymüş. Bu akşam dönüş biletim vardı. Mevlana'yı o kadar seviyorum ki gerçekten anlatamam. Biletimi iptal etmeyi düşünüyorum."

Uganda'dan gelen Rachael Kısakye de Mevlevilik üzerine araştırmalar yaptığını, Mevlana Türbesi'ne geldiğinde çok yoğun duygular yaşadığını dile getirdi. Kısakye, sema ayinini de heyecanla izlediğini aktardı.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.