Abd’de 5 Yaşındaki Müslüman Çocuğa Kelepçe Taktılar

ABD Başkanı Donald Trump'ın bazı Müslüman ülke vatandaşlarının ABD'ye alınmaması yönündeki kararnameyi imzalamasının ardından tartışma yaratacak bir olay yaşandı. ABD vatandaşı olan İran kökenli 5 yaşındaki bir çocuk havalimanında 5 saat boyunca elleri kelepçeli bir halde tutuldu. Trump'ın sözcüsü skandal olayı savundu ve "Yaş ve cinsiyetinden dolayı birinin ABD'ye tehdit oluşturmayacağını varsaymak yanıltıcı ve yanlış" dedi.

ABD Başkanı Donald Trump'ın 7 Müslüman ülkenin vatandaşlarına herhangi bir gerekçe gösterden 30 gün boyunca ABD'ye giriş yasağı getirmesi tartışılmaya devam ediyor.

Trump yasağının son kurbanı ise, 5 yaşındaki İranlı kökenli ABD vatandaşı bir çocuk oldu.

Ailesiyle birlikte ABD'ye giriş yapmasına izin verilmeyen 5 yaşındaki çocuk başkent Washington'daki Dulles Havalimanı'nda tam 5 saat kelepçeli tutuldu.

ABD VATANDAŞI OLMASINA RAĞMEN

Geçtiğimiz cumartesi günü Dulles Havalimanı'nda gerçekleşen olayı Demokrat senatör Chris Van Hollend gündeme getirdi. Senatör Chris Van Hollend, 5 yaşındaki çocuğun Maryland doğumlu olduğunu ve annesinin İranlı olduğunu söyledi.

ABD vatandaşı olduğu belirtilen İran kökenli 5 yaşında ki çocuk ailesiyle birlikte havalimanında bekletildi. 5 saat boyunca kelepçeli tutulan minik yavru, serbest kaldıktan sonra annesi tarafından sakinleştirildi.

ABD'YE TEHDİT OLDUĞU İÇİN KELEPÇELENMİŞ

Washington'daki Dulles Havalimanı'ndaki olayla ilgili soruyu cevaplayan ABD Başkanı Donald Trump'ın Beyaz Saray sözcüsü Sean Spicer, 5 yaşındaki çocuğun ABD için tehdit oluşturduğu için kelepçelendiğini söyledi.

"Yaş ve cinsiyetinden dolayı birinin tehdit oluşturmayacağını varsaymak yanıltıcı ve yanlış" diyen Beyaz Saray sözcüsü Spicer, "Birinin, sınırlarımızı aşarak, bize zarar verebileceği zamanı bilmiyoruz. Başkan bu an üzerinde beklemek istemiyor. Tüm olanaklarını kullanarak, mümkün olan en kısa zamanda ülkeyi korumayı ve güvenli hale getirmeyi amaçlıyor" şeklinde konuştu.

ANNENİN GÖZYAŞLARI

ABD'nin başkenti Washington'daki Dulles Havalimanı'nda 5 saat kelepçeli olarak bekletildikten sonra serbest bırakılan çocuk, annesi tarafından kucağa alındıktan sonra sakinleştiriliyor. Anne bir yandan çocuğunu öperken, diğer taraftan gözyaşı döküyor.

Kaynak: Ajanslar

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.