Diyanet Abd’de Cami Açtı

Diyanet İşleri Başkanlığı ve Ahıska Türk Amerikan Dernekleri Konseyi tarafından yapılan ''Ahıska Türk Amerikan Kültür Merkezi ve Camii'' düzenlenen törenle hizmete açıldı. Tören öncesi davetliler öğle namazı kıldı.

Diyanet İşleri Başkanlığı ve Ahıska Türk Amerikan Dernekleri Konseyi tarafından yapılan ''Ahıska Türk Amerikan Kültür Merkezi ve Camii'' düzenlenen törenle hizmete açıldı.

Ahıskalı Türklerin yoğun olarak yaşadığı Massachusetts eyaletinin Springfield kentinde düzenlenen açılış törenine AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, Springfield Belediye Başkanı Edward Sullivan, Massachusetts Eyaleti senatörleri James Welch ve Michael Finn, Boston Başkonsolosu Ömür Budak, Washington Din ve Sosyal Hizmetler Müşaviri Yaşar Çolak, Türken Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Halil Mutlu, Springfield İslam Merkezi İmamı Ebubekir Baki, Ahıska Türk Amerikan Dernekleri Konseyi Başkanı İslam Shakhandarov, Ahıska Türk Amerikan Kültür Merkezi Başkanı Mehdi Osmanlı, Türk Amerikan Kültür Topluluğu Başkanı Murat Berk ve çok sayıda davetli katıldı.

Kültür Merkezi'nin bahçesinde gerçekleştirilen açılış töreninde Türk ve Amerikan Milli marşlarının ardından milletvekili Külünk, Belediye Başkanı Sullivan ve senatörler James Welch ve Michael Finn, merkezin açılış kurdelasını kesti. Kur’an-ı Kerim tilaveti okunmasıyla başlayan programın açılış konuşmasını yapan Ahıska Türk Amerikan Kültür Merkezi Başkanı Mehdi Osmanlı, yıllarca sürgün ve katliam yaşayan Ahıska Türkleri için tarihi bir gün yaşadığını vurguladı.

Anavatan Türkiye'den ayrı düşen Ahıskalı Türklerin memleket özlemiyle yanıp tutuştuğunu konuşmasında dile getiren Osmanlı,  şöyle devam etti: ''Bugün Ahıska Türkleri için tarihi bir gündür. Bugün her birimizin kalbimize yazılacaktır. Yüz yıldır Anavatan Türkiye'den ayrı düşen Ahıska halkı, bugün buraya İstiklal marşı eşliğinde Türk bayrağı dikti. Ahıska Türkleri kimdir diye soranlar oluyor. Şimdi bu sorunun tek cevabı var, Ahıska Türkü, dinini ve dilini, örf adetini koruyabilen Osmanlı Türkü'dür. Bugünü görmek analarımıza, nenelerimize, atalarımıza nasip olmadı, bize nasip oldu. Allah'a bin şükürler olsun. Arkamızda Türkiye'nın varlığını bilerek Amerika'da yaşıyoruz. Allah bu iki devlete zeval vermesin. Kültür Merkezi'nin alınmasına destek olan, bütün dünya tarafından sevilen ve hürmet gören Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür ediyoruz.''

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.