Vesveseden Nasıl Kurtulurum? Kötü Düşüncelerden Sorumlu muyum?

Vesveseden nasıl kurtulurum, kötü düşüncelerden sorumlu muyum? Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Hamdi Yıldırım cevaplıyor.

“Kötü duygular, düşünceler zihnimden geçiyor. Bunlardan ben sorumlu muyum? Bazen bunlardan zevk aldığım da oluyor.”

Eğer doğru anladıysam, kişi bu düşünceleri isteyerek getiriyor gibi hissediyor. Ancak bu durumun çevresel faktörlerle ilgisi çok büyük. Özellikle medya ve reklamlar, kişinin zihnine hiç düşünmediği şeyleri sokabiliyor. Gün içinde istemsizce binlerce olumsuz düşüncenin bombardımanına maruz kalabiliyoruz.

Peki bunları önlemek mümkün mü?

İşte burada çevresel faktörler devreye giriyor. Kişi kendisini hak, güzel ve olumlu şeylerle meşgul etmezse batıl onu meşgul eder. Boş kalan insan, boş işlerin esiri olur. Gününü iyi planlamak, meşguliyetler edinmek, olumlu ve yapıcı insanlarla vakit geçirmek gerekir.

Özellikle de “vesvese”ye meyilli rahatsızlıklarda, insanın yalnız kalması olumsuz düşünceleri artırır. Bu nedenle sohbet ortamları, dost meclisleri, sosyal faaliyetler kişiyi hem ruhen hem bedenen iyileştirir.

Hz. Peygamber’in “Sıla-i rahim yapanın ömrü uzun olur” buyruğu da bu bakımdan anlamlıdır. İnsanlar arasında bulunmak, olumlu duyguları tetikler. Vesvese, depresyon, içe kapanıklık gibi durumlar azalır.

İnsan kendini nasıl hissederse öyle yaşar. Sabah “Elhamdülillah” diyerek kalkmak, pozitif bir bakış açısı oluşturur. Sabah namazıyla güne başlayan bir insan, gününü bereketli geçirir. Ama uykunun esiri olup bağırarak çağırarak güne başlayan biri, o günü kendi eliyle zora sokmuş olur.

Efendimiz’in duaları, zikirleri hep bu farkındalığı sağlamaya yöneliktir. “Borçtan, tasadan sana sığınırım ya Rabbi” demek, olumsuz düşünceleri kovmaktır.

Olumsuz Düşüncelerle Gelen Vesvese İmanı Gösterir mi?

Kardeşimizin, aklına gelen kötü düşüncelerden zevk aldığı hissi, aslında vesvesenin bir parçasıdır. Eğer gerçekten onları isteyerek getiriyor olsaydı bu kadar ızdırap çekmezdi, soru sorma ihtiyacı duymazdı.

Akıl, bir filtredir. Her şey gelir, süzülür. Olumlular kalır, olumsuzlar elenir. Akıl olmazsa o düşünceler gelip kalıcı olurdu. Ama akıl sayesinde olumsuz düşünceler elenip gider.

Ayrıca Peygamber Efendimiz, bu tür vesveselerin imanın bir göstergesi olduğunu da belirtmiştir. Özellikle Allah'ın varlığı, birliğiyle ilgili gelen olumsuz düşüncelere karşı İhlas suresini okumayı tavsiye etmiştir.

İslam ve İhsan

VESVESEDEN KORUNMA YOLLARI

Vesveseden Korunma Yolları

VESVESEDEN NASIL KORUNULUR?

Vesveseden Nasıl Korunulur?

VESVESEDEN KURTULMAK İÇİN NELER YAPMAK GEREKİR?

Vesveseden Kurtulmak İçin Neler Yapmak Gerekir?

VESVESEDEN NASIL KURTULURUM?

Vesveseden Nasıl Kurtulurum?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.