
Tûr Suresi 47. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
Tûr Suresi 47. ayeti ne anlatıyor? Tûr Suresi 47. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...
Tûr Suresi 47. Ayetinin Arapçası:
وَاِنَّ لِلَّذ۪ينَ ظَلَمُوا عَذَابًا دُونَ ذٰلِكَ وَلٰكِنَّ اَكْثَرَهُمْ لَا يَعْلَمُونَ
Tûr Suresi 47. Ayetinin Meali (Anlamı):
Zâlimler için âhiret azabından önce dünyada da bir azap vardır; fakat onların çoğu bunu bilmez.
Tûr Suresi 47. Ayetinin Tefsiri:
Müşriklerin ve kâfirlerin çarpılıp cansız yere serilecekleri gün, ölüm veya birinci kez sura üfürülen gündür. Kıyamet günü dehşetli cehennem azabını gördüklerinde akıllarının başlarından gitmesi de kastedilmiş olabilir. Hâsılı o, onların iradelerinin ellerinden alınıp kurtuluş için hiçbir şey yapma imkânlarının kalmadığı gün olacaktır. O gün onların dünyada Peygamber (s.a.s.) ve mü’minler için hazırladıkları tuzakların kendilerine bir faydası olmaz. Bilakis kurdukları bu tuzakların hesabını vermek ve cezasını ödemek mecburiyetinde kalırlar. Yardım edip onları Allah’ın azabından kurtaracak kimse de bulunmaz. Onlara kıyamet azabı gelip çatmadan önce dünyada ve kabirde de daha bir kısım azaplar takdir edilmiştir. Dünyadaki hastalıklar, belalar, felaketler, malların telef olması, çocukların ölmesi, savaşlar, açlık ve kıtlıklar buna misaldir. Kabirde de onları bekleyen nice sıkıntı ve azaplar vardır.
Bunlar hatırlatıldıktan sonra sûrenin sonunda Resûlullah (s.a.s.)’e ve onun şahsında tüm mü’minlere şu tâlimatlar verilir:Tûr Suresi tefsiri için tıklayınız...
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri
Tûr Suresi 47. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...
YORUMLAR