ilim

Kitap Yüklü Eşekler

Dinin îcaplarını çok iyi bildikleri, ilimleri çok fazla olduğu hâlde; ilimleri ile amel etmeyen, Ebû Hâris gibi, Bel’am bin Baûra gibi kimseleri, Cenâb-ı Hak, Kur’ân-ı Kerîm’de Cum’a Sûresi, 5. âyet-i kerimede “kitap taşıyan eşeğe” benzetiyor...

İbrahim Bin Ethem Hz. ve Sarhoş

“Yaratılanı severiz, Yaratan’dan ötürü…” anlayışıyla bütün mahlûkâta şefkat, merhamet ve muhabbetle yaklaşmalıyız...

Allah İlmi Nasıl Kaldırır?

Dr. Murat Kaya, Allah'ın ilmi kullarından nasıl kaldırabileceğini anlatıyor...

Kıyamete Yakın İlim Azalır Cahillik Artar

Peygamberimizin hadislerinde bahsettiği kıyamet alametleri nelerdir? İlimin azalması ve cahilliğin çoğalması nasıl olur? Bu konu ile alakalı Hz. Ayşe ve sahabeler ne demiştir? Bu konu ile alakalı hadisler nelerdir? Dr. Murat Kaya anlatıyor...

İlim Meclisinden Yüz Çevirenden Allah Yüz Çevirir

Peygamberimizin huzuruna gelen ve değişik tavırlar sergileyen kimseleri Peygamberimiz nasıl tanımlamıştır? Bu üç kişinin sonuncusundan Allah neden yüz çevirmiştir? Bu hadisten ne anlamalıyız? Dr. Murat Kaya anlatıyor...

İrfan Nasıl Elde Edilir?

İlim mi irfan mı? İlim irfana nasıl dönüşür?

İlim Kendini Bilmektir!

Bütün ilimler, Allah Teâlâ’nın varlıklara ve hâdiselere koyduğu kânunların keşfinden ibârettir. İlimlerin ilerlemesi de bu keşiflerin artırılması ile mümkündür. Lâkin bu tabiî kânunları tespit edip orada takılı kalmak, hakîkî mânâda “bilmek” değildir. Peki hakîkî manada "bilmek" nedir? Bilmek ve amel nasıl bir bütündür? İlmi ile amil olmak ne demektir?

İsrailoğulları Neden Lanetlendi?

Muhterem Osman Nûri Topbaş Hocaefendi’nin, insanlığı kötülük ve şerden uzaklaştırarak güzellik ve hayra dâvet emenin, bir bakıma Hakk’a îmânın mihenk taşı mevkiînde olduğunu ihtâr eden yazısının bir kısmını istifadelerinize sunuyoruz.

İnsanın Sır ve Fazileti

İlim ne demektir? İlmin faydaları nelerdir? Faydalı ve zararlı ilmin farkı nedir? Faydalı  ve gerçek ilim hangisidir? İlim ile insanın sır ve fazileti...

İslam'da Kadınların Erkekler Üzerindeki Hakları Nelerdir?

Erkeklerin hanımları üzerinde hakları olduğu gibi, hanımların da beyleri üzerinde hakları vardır.  Erkeklerin bu altı hakkı gözetmeleri gerekir.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.