allah yolunda infak

İnfak Edenler Daha Çok Kazanıyor!

Üzerimizdeki nîmetlerin şükrânesi olarak, o nîmetten mahrum olanlara hizmet ve ikramda bulunmayı, saâdet bilmeliyiz. Hattâ teşekkür edâsıyla infâk etmeliyiz. Alanın minnet altında kalacağı değil, verenin minnettar olacağı şekilde ihsanda bulunmalıyız.

Peygamber Efendimiz’den Ahlak Ölçüleri

Bir mü’minin, rûhânî vasıflarını tekâmül ettirerek kâmil bir hâle gelebilmesi, an­cak Hazret-i Peygamber’in kal­bî hayâ­tın­dan ve yüce ah­lâkından na­sip­len­ebilmesiyle mümkündür. Bu hâl, Hazret-i Peygamber’e du­yu­lan mu­hab­bet ve O’nun rû­hâ­ni­ye­ti­ne bü­rü­ne­bil­me nis­be­tin­de ger­çek­le­şir.

Ücreti Cennet Olan Alışveriş

Kendilerini Allâhʼa adayan ashâb-ı kirâmın canları ve malları mukâbili Cennetʼi satın aldıkları ilâhî imtihan manzaraları… Cenâb-ı Hakkʼın zikriyle itmiʼnâna eren, huzur bulan kalpler… Dünya nîmetlerinin gözden düşüp Allah rızâsının zirveleştiği gönüller…

En Hayırlı İyilik Kapısı

En hayırlı iyilik kapısı nedir? İnfak ve hayırda neden acele edilmelidir? İnfakta acele etmekle ilgili ayet ve hadisler nelerdir?

Üç Şey Vardır ki Haktır

Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) hadisleri ışığında, infakın hem maddî hem de mânevî faziletleri ve Allah katındaki mükâfatları nelerdir?

Malı Hayra Harcamanın Fazileti

Malı hayra harcamanın fazileti nedir?

Belaya Karşı Manevi Zırh

Kur’an’da 200’den fazla yerde zikredilen ve teşvik edilen, belaya karşı manevi zırh olan amel...

Nebevi İnfak

Allah yolunda yapılacak nebevi infak örnekleri...

İhlaslı İnfakın Büyük Ecri

Hz. Osman (r.a) malını Allah yolunda infak etmekle meşhurdur. Rahmet rüzgârları gibi her yöne hayır saçar, bir gün tasaddukta bulunur, ertesi gün köle âzâd eder, diğer gün fakir ve yoksulları doyurur, böylece vermek üzerine kurulu bir hayat yaşardı.

Mallarını Hayra Sarfetmek

Allah yolunda harcamak nasıl olur?

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.