Namaz İbadetinin Önemi

Namazın önemi nedir? Namaz ibadetinin önemini ifade eden/anlatan ayet ve hadisler...

İlk görevimiz, Allah’ın varlığına ve birliğine, Hz. Muhammed’in (s.a.s.) peygamberliğine inanmaktır. İmandan sonra farzların en önemlisi namazdır. Namaz, özel hareketler ve belirli okuyuşlarla yerine getirilen bir ibadettir. Beş vakit namaz, hicretten bir buçuk yıl önce Mi’rac gecesinde farz kılınmıştır.

NAMAZ İBADETİNİN ÖNEMİ

Peygamber (s.a.s.) Efendimiz, “Namaz dinin direğidir.” (Keşfü’l-hafâ, II, 31.) buyurarak namazın dinimizde çok önemli bir ibadet olduğunu belirtmiştir.

Amellerin Allah’a en sevimli olanı namazdır. Namaz, Müminin miracıdır. Mümin namaz sayesinde Allah’ın huzuruna yükselerek onun manevi yakınlığına erer. İmanın göstergesi olan namaz, kalbi aydınlatan bir ışık, bunalan ruhları, sıkıntıya düşen gönülleri huzura kavuşturan manevi bir sığınaktır.

Namaz, insana daima Allah’ı hatırlatarak kalplere sorumluluk duygusunun yerleşmesini sağlar ve böylece kişinin günah işlemesini önler.

Bu konuda Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmaktadır:

“Sana vahyolunan Kitabı oku, namazı dosdoğru kıl. Gerçekten namaz, hayâsızlıktan ve fenalıktan alıkoyar.” (29/Ankebût, 45.)

Namazını doğru ve şuurlu olarak kılan bir kimse zamanla kötülük yapmaktan vazgeçer. Esasen Allah katında makbul olan namaz, Mümini kötülüklerden uzaklaştıran namazdır. Namazını doğru kılan kimse, Allah’ın sevgisini ve hoşnutluğunu kazanır. İmanını kuvvetlendirir. Günah kirlerinden arınarak ebedi saadet yurdu olan cennete girmeye layık temiz bir kul olur.

Peygamberimiz (s.a.s.), “Sizden herhangi birinizin kapısı önünde bir nehir bulunsa ve o kimse bu nehirde günde beş defa yıkansa kendisinde kirden bir şey kalır mı?” diye sordu. Dinleyenler: “Hiçbir kir kalmaz Ya Resulallah” diye cevap verdiler. Bunun üzerine Peygamberimiz (s.a.s.): “İşte beş vakit namaz da buna benzer, Allah, namazla günahları siler.” (Buhârî, “Salât”, 6, Müslim, “Salât”, 51.) buyurdu.

Namazın temizlik ve vücut sağlığı bakımından insana pek çok faydalar sağladığı da bilinen bir gerçektir. Çünkü namaz kılan bir kimse, abdest almak zorundadır. Bu ise günde birkaç defa temizlenmek demektir.

Ayrıca namazın sahih olabilmesi için, beden, elbise ve namaz kılınan yerin de temiz olması şarttır.

Namaz belirli aralıklarla günde beş defa kılındığına göre, bu durum Müslümanın her zaman temiz olmasını gerektirmektedir. (Namazın insan sağlığına faydaları hakkında Prof. Dr. Tevfik Sağlam şöyle diyor: “Namaz, Müslümanlara sağlık için son derece önemli birtakım beden hareketleri sağlamaktadır. Namazdaki hareketler ağır ağır yapılır. İnsanı yormaz, genç, ihtiyar, şişman, zayıf herkesin yapabileceği tatlı hareketlerdir. Bu sayede vücut adaleleri gelişir, kuvvetlenir, mafsallar geniş hareketlere alışır. Namaz kılan insan, bu sayede çevik, kuvvetli olur, çabuk yorulmaz ve bununla birlikte İslamiyet’in emri veçhile yemekte ifrata gitmezse şişmanlamaz. Şişmanlık, şeker hastalığı, tansiyon artması gibi birçok hastalıkların en büyük sebeplerinden biridir. Namaz bu suretle insanı, bu hastalıklardan da korumaya yarar.” (Diyanet İşleri Başkanlığı Dergisi, III, Sayı I, Ocak 1964)

Kaynak: İslam İlmihali, Diyanet

İslam ve İhsan

NAMAZIN ÖNEMİ, FAZİLETİ VE FAYDALARI

Namazın Önemi, Fazileti ve Faydaları

NAMAZ NEDİR?

Namaz Nedir?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.