Limon Kabuğu Yenir mi? Limon Kabuğunun Yararları ve Zararları

Limon kabuğu binbir derde deva harika bir gıdadır. Prof. Dr. Mehmet Öz, limon kabuğu tüketmenin kişiyi cilt kanserinden koruduğunu cilde güzellik verdiğini ve sinirleri yatıştırdığını söyledi.

Limon kabuğunun insan vücudu için önemli yararları olduğunu söyleyen Dr. Mehmet Öz, "Yapılan bilimsel araştırmalar gösteriyor ki limon kabuğunda bulunan dlimonen isimli bileşen çok güçlü bir cilt dostudur, tümör gelişimini engelleyip cilt kanseri riskini önemli ölçüde düşürür. Limon kabuğu, karaciğer ve safra kesesi için de çok yararlı bir besindir. Mide asidini dengeler, balgamı söktürür. Limon kabuğunun sinir sistemi üzerinde de çeşitli olumlu etkileri vardır, vücuttaki bakterileri öldürür, kalbi rahatlatır. Yine yapılan bir bilimsel çalışmaya göre limon kabuğu polifenoller içeriği ile kadınlardaki yumurtalık kanseri riskini de azaltıyor." diye konuştu.

Standart Referanslar için USDA Ulusal Besin Veritabanına göre:

  1. Her 100 gram limon kabuğu 134 miligram kalsiyum içerir.
  2. 100 gram limon kabuğu 160 mg potasyum içerir.
  3. 100 gram limon kabuğu 129 mg C vitamini içerir
  4. 100 gram limon kabuğu 10.6 gram lif içerir.

LİMON KABUĞU YEMENİN FAYDALARI

Kolesterol seviyesini düşürür

Limon kabuğu yemek, kolesterol seviyesini düşürerek kalbinizin düzenli çalışmasını sağlar. Buna ek olarak, kabukta bulunan potasyum tansiyonu da düzenler. Kabukta bulunan polifenol flavonoidler, LDL kolesterolü (kötü kolesterol) düşürür.

Kanserle savaşır

Limon kabuğunda bulunan limonen ve salvestrol Q40 bileşenleri kanserli hücrelerle savaşır. Buna ek olarak, flavanoidler kanserli hücrelerin geri bölünmesine yardımcı olabilir.

Kemik sağlığını korur

Güçlü ve sağlıklı kemikler için vücudun kalsiyuma ihtiyacı vardır; limon kabuğu kalsiyuma ek olarak C vitamini de içerir. Limon kabuğu yemek osteoartrit, iltihaplı poliartrit, kemik kırıkları, osteoporoz, romatoid artiriti önlemeye yardım eder.

Bağışıklık ve sindirim sistemini güçlendirir

Limon kabuğu vücudu enfeksiyonlara karşı korumakta etkili rol oynayan C vitamini ve diğer bileşenleri içerir. Limon kabuğu yemek ayrıca boğaz ağrısı, grip ve soğuk algınlığı benzeri enfeksiyonları tedavi etmekte faydalıdır.

Ağız sağlığına faydalıdır

C vitamini eksikliği birçok kişide gingivitis, diş eti kanamaları ve iskorbüt gibi diş ve diş eti problemine neden olur. Limon kabuğu C vitamini açısından zengin yapısıyla bu problemleri önler.

Serbest radikalleri nötralize eder

Serbest radikaller vücudumuzun hücrelerindeki eşleşmemiş elektronlardır. Otoimmün hastalıklar, ödem, yaşlanma, kalp sorunları ve bazı kanser türleri de dahil olmak üzere bir çok hastalıktan sorumludurlar. Limon kabuğundaki C vitamini serbest radikalleri nötralize ederek bu sorunları ortadan kaldırır.

Cilde iyi gelir

Limon kabuğundaki sitrik asit ve C vitamini, kan damarlarını saflaştır, cilt hücrelerindeki yabancı maddelerin uzaklaşmasını sağlar ve sağılıklı bir cilde kavuşmanızı sağlar.

LİMON KABUĞUNUN ZARARLARI

Mide yanması yapabilir

Limon ve limon kabuğu, asit oranı yüksek besinlerdir, özellikle midesi hassas olan kişilerde mide ağrısı ve yanması gibi sağlık sorunlarına neden olabilir.

Zirai ilaç kalıntıları

Her ne kadar limon kabuğu sağlık için çok faydalı olsa da, çok fazla ilaçlanmış limon ağacının kabukları fayda yerine zarar getirebilir. Bu nedenle organik limon tercih edilirse iyi olur.

LİMON KABUĞU NASIL TÜKETİLİR?

Çayınıza limon kabuğu atıp, limonlu çay içebilirsiniz. Rendelediğiniz limon kabuklarını salatalarınıza, keklerinize, kurabiyelere katıp o şekilde tüketebilirsiniz.

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.