ÜMMET

Suriye'yi Gelecekte Ne Bekliyor?

Paris saldırısı sonrası Suriye’nin geleceğinde söz sahibi olmak isteyen bölgesel ve küresel tüm çevreler, siyasi ve askeri atraksiyonlarla bölgedeki ağırlığını

Hain Plan: "sünni" Terör Örgütü

“Sünnilik” ve “terörü” yan yana zikretme gayretleri hangi ülkelerin işine yarıyor? Batılıların besleyip büyüttüğü "terör örgütleri", İran'ın önüne açarak "şiili

Cuma Hutbesinde "merhamet" Mesajı

Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nce hazırlanan "Rahmet ve Merhamet Yüklü Adalet Peygamberi" konulu Cuma Hutbesi, Türkiye genelindeki ca

Işid'e Yön Verenler Kimler?

IŞİD’in ortaya çıktığı günden bu yana kimlere hizmet ettiği meselesine biraz daha değinelim isterseniz. Irak ve Suriye’de Sünni İslam’ın gerçek temsilcisi olara

Işid Kimleri Mağdur Ediyor?

IŞİD’in yeni stratejisinin savaşı Batıya taşımak olduğu göz önüne alındığında Batı’daki Müslümanlar açısından da daha zor günlerin kapıda olduğunu söylemek mümk

"teröre Karşı İslam İttifakı" Kuruldu

Suudi Arabistan liderliğinde, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 34 ülke 'Teröre karşı İslam İttifakı' adıyla yeni bir koalisyon kurdu. Suudi Savunma Bakanı Mu

Suriyeliler Bebeklerini Besleyemiyor

Suriye'deki iç savaştan kaçarak Türkiye'ye gelen sığınmacı aile, bir aylık ikizleriyle Beypazarı'ndaki çadırda yaşam mücadelesi veriyor.

Esed mi Yoksa Işid mi Daha Tehlikeli?

Paris'te yaşanan terör saldırısının Esed'in mi yoksa IŞİD'in mi daha tehlikeli olduğu sorusunda farklı tezlerin ortaya çıkmasına neden oldu.  Saldırı en çok kim

Gambiya "islam Devleti" Oldu

Gambiya Devlet Başkanı Yahya Jammeh, "kaderi Allah'ın ellerinde olan ülkesinin, bugünden itibaren İslam devleti olduğunu" açıkladı. 

Sureyi Kızın Vasiyeti Okuyanları Ağlatıyor!

Esed'in zulmü yüzünden ülkelerini terk edip başka ülkelere sığınan Suriyeli mülteciler, çok büyük sıkıntılar yaşıyor. Başta Aylan Kurdi olmak üzere Suriyeli çoc

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.