İbadet Hayatımız

Her Gün Ölüp Dirilen Allah Dostu

Bir insan nasıl her gün hem ölüp hem dirilebilir? Bu mümkün müdür? İbretlik kıssası ile her gün ölüp dirilen Allah dostu Rebî bin Haysem'in bize verdiği ders...

Gece İbadeti İle İlgili Ayet ve Hadisler

Gece ibadetinin önemi ile ilgili ayet ve hadis-i şerifleri istifadenize sunuyoruz.

Yarın Yaparım Diyenler Helak Oldu!

Yarını olmayan güne hazır mıyız? Hadisi şerifte “yarın yaparım diyenler helâk oldu” denilmiştir. Yarını olmayan bir günün her an gelebileceğini, hiçbir zaman ha

Allah'a Ne Yaklaştırır? Allah'tan Ne Uzaklaştırır?

Allah'a (c.c.) ne yaklaştırır? Allah'tan ne uzaklaştırır? İşte Allah'a (cc) yaklaştıran ve uzaklaştıran ameller...

Hamd ve Şükrün Farkı Nedir? Nelere Şükredilir, Nelere Hamd Edilir?

Hamd nedir? Şükür nedir? Hamd ve şükür arasındaki fark nedir? Hamd nedir, nasıl edilir? Şükür nedir, nasıl şükredilir? Allaha hamd ve şükretmenin önemi ve fazil

Kalbin Ameli Nedir?

Kalp, Cenâb-ı Hakkʼın bütün isimlerine aynadır. Allahʼın isimleri aracılığıyla ebediyeti bulmaya çalışır. Peki kalbin ameli nedir?

Cehennem Ateşini Söndüren Kişi

Hadisi-i şerifte geçen cehennem ateşini söndüren kişi kimdir? Nasıl bir vasfa sahiptir? Cehennem onun için ne diyor?

İhlas Varsa Her Şey Vardır

Mûsâ Topbaş Efendi, hemen her hususta samimiyet ve ihlâs arar, "bir mecliste ihlâs varsa, orada her şey vardır. İhlâs yoksa, istediği kadar kitaplar okunsun, te

"son Nefeste Tevbe Ederim" Diyenleri Bekleyen Tehlike!

“Ben nasıl olsa gencim, daha önümde uzun yıllar var, daha sonra tevbe edip hâlimi ıslah ederim, Allah affeder…” deyip ibâdetleri, sâlih amelleri ve tevbeyi sonr

Mezara Giren Hak Dostu

Rebî bin Haysem Hazretleri, bahçesine bir mezar kazarak kalbinin katılaştığını hissettiği zamanlarda bu kabre girer, bir müddet orada kalırdı. Gün gelip dünyaya

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.