İstanbul'un Tarihi Mirası 'cep'te

İstanbul Şehir Üniversitesi tarafından hayata geçirilen Unutma İstanbul Projesi ile 10 bin tarihsel evrak dijitalleştirilerek erişime açıldı.

İstanbul Şehir Üniversitesince hayata geçirilen, "Eserleri, mekanları, insanları ve tarihiyle İstanbul'un görsel belleği" alt başlıklı Unutma İstanbul Projesi tamamlandı.

Konuya ilişkin yapılan açıklamaya göre, Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu'nun ortaklığı ve İstanbul Kalkınma Ajansı desteğiyle hazırlanan projenin detayları tanıtım toplantısında aktarıldı.

İstanbul Şehir Üniversitesi tarafından, İstanbul'a ait değerlerin tanıtımı, kültürel mirasın korunması ve bu değerlerin erişime açılması amacıyla 2015 yılında başlatılan "Unutma İstanbul Projesi" ile 10 bin tarihsel evrak dijitalleştirilerek erişime açıldı.

İlk etapta yaklaşık bin belgenin de İstanbul haritası üzerinden mekanlarla ilişkisi kurularak ilgili lokasyonlara yerleştirildiği proje sayesinde kullanıcılar bilgisayar, telefon veya tabletlerinden istenilen evraka ulaşabilecek.

İstanbul Şehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Peyami Çelikcan, projenin üniversitenin elindeki kaynakları tüm araştırmacılarla paylaşmak üzere hayata geçirdiği çok özel dijital bir çalışma olduğunu söyledi.

Kütüphanelerin dijitalleşme sürecini yakından takip ettiklerini belirten Çelikcan, "Daha önce sahip olduğumuz zengin arşiv kaynaklarımızı dijitalleştirme suretiyle araştırmacıların hizmetine sunmuştuk. Unutma İstanbul Projesi'nde de sahip olduğumuz İstanbul temalı materyalleri dijitalleştirdik fakat bu kez arşiv materyallerimizi dijital uygulamalar üzerinden de hizmete sunduk. Dijitalleşme yolunda gösterdiğimiz bu çabaların tüm kütüphanelere örnek olmasını diliyor, dünyada yaşanan bu gelişmelere kendi kültürel mirasımızı aktararak katılmaya çağırıyorum." diye konuştu.

İOS VE ANDROİD'DE

Unutma İstanbul Projesi'ne unutmaistanbul.sehir.edu.tr web sitesinin yanı sıra geliştirilen iOS ve Android uygulamalarından da erişim sağlanabilecek.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.