İsrail'in Gazze'ye 170 Gündür Düzenlediği Saldırılarda 14 Bin 280 Çocuk Öldü

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda 14 bin 280'i çocuk, 9 bin 340'ı kadın olmak üzere 32 bin 226 Filistinli öldü, 74 bin 518 Filistinli yaralandı.

İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda 14 bin 280 çocuk yaşamını yitirdi.

Gazze'deki hükümetin Medya Ofisinden yapılan açıklamada, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze'ye düzenlediği ve 170. gününe giren saldırılara ilişkin son bilgiler paylaşıldı.

Medya Ofisinin verilerine göre, İsrail ordusu, 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'nde savunmasız Filistin halkına, sivillere, çocuklara ve kadınlara yönelik 2 bin 848 katliam gerçekleştirdi.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne 170 gündür düzenlediği saldırılarda 14 bin 280'i çocuk ve 9 bin 340'ı kadın olmak üzere 32 bin 226 kişi hayatını kaybetti, yaralananların sayısı ise 74 bin 518'e ulaştı.

İsrail saldırılarında mağdur olanların yüzde 73'ünü kadınlar ve çocuklar oluştururken, öldürülenler arasında 364 sağlık çalışanı, 48 sivil savunma personeli ve 136 gazeteci bulunuyor. Gazze'de şu ana kadar 27 çocuk da açlık nedeniyle yaşamını yitirdi.

Enkaz altında kalan ve ulaşılamayan kişi sayısı ise 7 bin.

İsrail'in saldırıları nedeniyle anne, babasından birini ya da ikisini birden kaybeden çocukların sayısı 17 bin oldu.

Sağlık sistemine yönelik ihlaller

Sağlık sisteminin çökmesi nedeniyle 10 bin kanser hastası ölümle karşı karşıya kaldı, Gazze dışında tedavi olması gereken yaralı sayısı 11 bine ulaştı, yerinden edilmeler nedeniyle 700 bin kişi bulaşıcı hastalığa, 8 bin kişi viral hepatitlere yakalandı. Ayrıca bakımdan mahrum kalan 60 bin hamile kadın ile ilaç sıkıntısı yaşayan 350 bin kronik hasta risk altında.

Saldırılarda 32 hastane, 53 sağlık merkezi hizmet dışı kaldı, 158 sağlık kurumu hedef alındı, 126 ambulans kullanılamaz hale getirildi. İsrail askerleri 269 sağlık personeli ile isimleri bilinen 12 gazeteciyi alıkoydu.

Altyapıya yönelik yıkımlar

İsrail, sivil yaşam alanlarına 7 Ekim'den bu yana 70 bin ton bomba attı ve geniş alanları yerle bir etti.

Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarda 2 milyon kişi yerinden edilirken, 168 kamu binası, 100 okul ve üniversite, 224 cami, 3 kilise, 200 tarihi eser ve 70 bin konut tamamen, 305 okul ve üniversite, 290 cami ise kısmen yıkıldı, 290 bin konut oturulamaz hale geldi.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.