İslam Ol Kurtul

Şebnem dergisi yazarlarından Halime Demireşik'in kaleme aldığı "Dünya İslâm’a Koşuyor" kitabında değişik vesilelerle Müslüman olan insanların ‘Hidayet Öyküleri’ anlatılıyor. Kitap, dünyanın dört bir tarafında yaşayıp, Müslüman olduktan sonra o insanların neler yaşadıklarını, gözlemler ve ilginç değerlendirmeler ışığında okuyucuyla buluşturuyor. İki bölümden oluşan kitabın birinci bölümünde 18 hidayet öyküsünün birbirinden ilginç serüveni anlatılırken, ikinci bölümünde 9 yazıdan oluşan gezi notlarını okumak mümkün.

İslam son hak din ve kıyamete kadar hükmünü icra edecek. İslam bütün insanlık için ebedi bir kurtuluş kaynağı. ‘İslam Ol Kurtul’ çağrısı Kutlu Elçi’nin ilk davetiyle başladığı yolculuğuna, çağları aşıp günümüz insanına da bütün canlılığıyla her iki dünyada kurtuluş müjdesi taşımaya devam ediyor. O günün zor şartlarında çölleri aşıp kralların huzurunda kelle koltukta hidayete davet eden elçiler

, günümüzde çok daha farklı zorluklara göğüs gererek bu hidayet davetini İslam’dan mahrum gönüllerle buluşturmanın gayreti içerisindeler.

Bu çalışmalar yeterli mi, belki değil. Ancak bu mütevazi gayretler bile çoğunlukla, modern çağın karanlıkları içinde İslam güneşini arayan gönüllerde mâkes buluyor ve hiç umulmadık hidayet öyküleri ortaya çıkıyor.dunyaislamakosuyor1

Her toplumdan, her seviyeden insan, çok farklı vesile ve sebeplerle İslâm’la tanışıyor, buluşuyor. İklim değişiyor, dünya değişiyor. Her gün daha fazla sayıda ve elit tabakadan insan, İslâm’a aklını, gönlünü, hayatını açıyor. İslâm’ın rengi ile boyanıyor. Kısacası, dünya, İslâm’a koşuyor.

Peki, İslâm’a kucak açan bu dünyada bizim yerimiz ne? Hizmetin, dâvetin neresinde duruyoruz? Bu büyük dâvânın gayret erlerinden birisi miyiz, yoksa daha sonra kaçırdığımız fırsatları görüp çok pişmanlık duyacak kimselerden miyiz?!

Şebnem dergisi yazarlarından Halime Demireşik Hanımefendi, değişik vesilelerle Müslüman olan insanların ‘Hidayet Öyküleri’ni "Dünya İslâm’a Koşuyor" kitabında bir araya getirdi. Kitap dünyanın dört bir tarafında yaşayıp, Müslüman olduktan sonra bir taraftan yaşadıkları toplum içinde, diğer taraftan diğer Müslümanlarla olan ilişkilerini, gözlem ve ilginç değerlendirmelerini okuyucuyla buluşturuyor. Çoğunlukla ropörtaj şeklinde yapılan söyleşilerde bizim hiç gündemimize girmeyecek ayrıntıların ne kadar hayati bir hal aldığını görmeniz mümkün.

Kitabı isteme adresi: Sultantepe Yayıncılık, İnkılap Mah. Küçüksu Cad. Parıltı Sok. No: 18 / A Ümraniye / İstanbul Tel: 0216 630 0107

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.