İmam Gazali'nin İran’daki Metruk Mezar Yeri Sahip Çıkılmayı Bekliyor

Felsefeye yönelik yazıları ve tasavvufa damga vuran düşünceleri yüzlerce yıldır, Doğu ve Batı dünyasında tartışılan ve kitapları hala büyük ilgi gören İmam Gazali’nin mezarının bulunduğu yerdeki bakımsızlık ve ilgisizlik sevenlerini üzüyor.

İslam dünyasının büyük alimlerinden İmam Gazali’nin 1995’te bulunan mezar yeri, aradan 26 yıl geçmesine rağmen onarılmadı.

İMAM GAZALİ’NİN VEFATININ 910. YILI

İslami ilimler, tasavvuf ve ahlaki konularda yazdığı kitaplarla büyük üne kavuşan ve dönemin en meşhur eğitim kurumu Bağdat Nizamiye Medresesi’nin rektörü olan İmam Gazali, vefatının 910. yılında yad ediliyor.

Büyük İslam alimi Gazali, dünyanın birçok bölgesindeki Müslümanlar tarafından anılırken, İran’ın tarihi Tus şehrinde 1995’te bulunan mezar yeri kaderine terk edilmiş durumda.

Tur rehberi ve bölge sakinlerinden Ali Rahimi, birçok ülkeden Müslümanların Gazali’yi görmek için geldiğini aktararak, “Özellikle Gazali’yi görmek için Türkiye ve Pakistan’dan gelenler oluyor. Gazali’yi çok seviyorlar ve kendileri için imam görüyorlar.” diye konuştu.

İMAM GAZALİ’NİN MEZAR YERİ BAKIMSIZ

İran’daki Sünni alimlerden Abdulaziz Selimi de İmam Gazali ve diğer Sünni alimler ile devlet adamlarının mezar yerinin bakımsızlığına tepki göstererek, “Sahip çıkılmayan bir tek Gazali’nin mezarı değil. Selçuklu devrindeki büyük devlet adamlarının hepsi bu durumda. Nizamiye medreselerini kuran ve Siyasetname adlı eserin yazarı Nizamülmülk’ün İsfahan’daki mezarı da aynı şekilde. Gazali’yi Ehl-i Beyt karşıtı gösterme eğilimi var.” görüşlerini paylaştı.

İran Kültürel Miras, El Sanatları ve Turizm Bakanlığı Tus İlçe Müdürü Ebulfazl Mükerremi ise mezar yerinin onarımıyla ilgili 3 yıl önce devlet medyasında yer alan açıklamasında, “Gazali’ye ait mezar tarihi Tus şehri sınırları içinde olduğu için buradaki her türlü çalışma tarihi dokusuna ve önemine uygun yapılmalıdır. Konuyla ilgili projenin değerlendirmelerin ardından kısa sürede neticelenmesini bekliyoruz.” ifadelerini kullanmıştı.

AYNI BÖLGEDE İMAM GAZALİ’YE NİSPET EDİLEN BAŞKA BİR DAHA MEZAR BULUNUYOR

İmam Gazali’ye ait mezar yerinin metruk halde bırakılması ve sahip çıkılmamasının nedenlerinden birinin büyük İslam alimine nispet edilen başka mezar yerinin olduğu iddia ediliyor.

İmam Gazali’ye ait olduğu öne sürülen kabirlerden biri tarihi Tus şehrinin güneybatısındaki beşinci ve en tanınmış Abbasi halifesi Harun Reşid (766-809) anısına 14. yüzyılda yapılan Haruniye Kümbeti’nin bahçesinde yer alıyor. Bazı tarihçiler ve gezginler buradaki kabrin Gazali’ye ait olduğunu belirtiyor.

Haruniye Kümbeti’nin Gazali tarafından yaptırıldığı, medrese olarak kullanıldığı ve vefatının ardından da İslam aliminin bu yapının içine gömüldüğüne dair de rivayetler bulunması nedeniyle Haruniye’yi Gazali’nin türbesi olarak kabul edenler de var.

İkinci mezar yeri ise tarihi Tus şehrinin kuzeydoğusunda 1995 yılında Sefalkan Mezarlığı alanında yapılan arkeolojik kazılarda bulundu ve Gazali’nin gerçek kabrinin 2 katlı bu yerde olduğu belirtilerek tabela asıldı.

İmam Gazali ile ilgili araştırmalar yapan konunun uzmanları, Sünni alimler ve İranlı yetkililer Haruniye’nin avlusundaki yerin anıt mezar olduğunu ancak yeni bulunan metruk yerin ise İslam aliminin gerçek mezarı olduğunu ifade ediyor.

Metruk haldeki 2 katlı yeni mezar yerinde daha önce türbe olduğu ve Moğol istilasının ardından yıkıldığı için buranın unutulduğu ve Gazali’ye ait mezar taşının da Haruniye’ye götürüldüğü naklediliyor. 26 yıl önce tespit edilen mezar yerinde Gazali, eşi ve çocuklarına ait olduğu kabul edilen 5 kabir bulunuyor. Mezar yerinin yapımında kullanılan tuğlalar ve kerpiçler de buranın eskiden türbe olduğu ve Moğol istilasında yıkıldığı yönündeki görüşü destekliyor.

Tus Tarihi ve Kültürel Miras Alanı Sorumlusu İhsan Zührevendi İran devlet medyasında yer alan açıklamasında konuyla ilgili şu bilgileri paylaştı:

“Gazali’nin mezar yerinin bulunmasından önce Haruniye’de onun hatırına bir anıt mezar yapılmıştı. 1995 yılında Sefalkan Mezarlığı alanında yapılan arkeolojik kazılarda İmam Muhammed Gazali’ye atfedilen bu mezar yeri bulundu.”

Arkeolog ve araştırmacı Receb Ali Libafhaniki de “Haruniye mimari özellikleri açısından 8. asra ait. Ruzbehan Hunci adlı tarihçinin tarif ettiği türbe Haruniye’den daha küçüktür. Kabrin Haruniye avlusunda olduğuna dair iddialar şüpheli.” görüşlerini dile getirdi.

​​​​​​​Haruniye’nin Sünnilerin ilim öğrendiği medrese olduğunu aktaran tur rehberi Rahimi, “Buranın önceden Gazali’ye ait olduğu ve Moğollar tarafından yıkıldığını belirtiliyor. Daha sonra Gazali’nin anısına Ehli Sünnet’in ilim kurumu olarak yapıyorlar. Haruniye’de Gazali’ye ait bir anıt mezar var. Gerçek mezarı ise Firdevsi Türbesi’nin sol tarafında (yeni bulunan yerde).” bilgilerini paylaştı.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

İMAM GAZALİ KİMDİR?

İmam Gazali Kimdir?

İMAM GAZALİ'DEN NASİHATLER

İmam Gazali'den Nasihatler

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.