Halep'te Ateşkes Önce Sağlandı Sonra Bozuldu

Halep'in doğusundaki siviller ve muhaliflerin çıkışı için anlaşma sağlanması üzerine tahliye bekleyişi başlarken, Anadolu Ajansı rejim güçleri ve Şii milislerin ateşkesi ihlâl ederek saldırıya geçtiğini duyurdu.

Anadolu Ajansı'nın haberine göre, rejim ve rejime destek veren Şii milisler, dün varılan ateşkesi ihlâl ederek Doğu Halep'te yeniden saldırıya geçti.

Halen kent merkezinin doğusunda kuşatma altındaki bölgede bulunan AA muhabirinin bildirdiğine göre, rejim güçlerinin bulunduğu cephe hatlarından 10.30 sularında top ve havan atışları başladı. Muhaliflerin kontrolündeki 6 kilometrekarelik yerleşim alanının farklı noktalarına, son 40 dakika içerisinde onlarca top ve havan mermisi düştü. Saldırılarda ölen ve yaralananlar var.

ATEŞKES SAĞLANMIŞTI

Halep'in doğusundaki muhaliflerle Rusya öncülüğündeki rejim güçleri arasında sivillerin ve muhaliflerin güvenli şekilde tahliyesi için dün anlaşmaya varılmıştı. Türkiye ve Rusya'nın arabuluculuğunda sağlanan ateşkesin gece saatlerinde yürürlüğe girmesi kentten ilk tahliyenin sabah 5'te başlaması kararlaştırılmıştı. Ancak kentten gelen haberler, bu ilk tahliyenin de gerçekleşmediği yönünde.

Al Jazeera'ye konuşan üst düzey bir Türk yetkili "Halep'te sağlanan mutabakatın uygulanabilirliğini henüz test edemedik. Açılan koridordan henüz hareket olmadı" dedi.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, sivilleri almak için hiçbir otobüsün gelmediğini, tahliye işleminin ertelendiğini, erteleme gerekçesinin ise henüz bilinmediğini açıkladı.

Reuters'e konuşan muhalif bir kaynak ise tahliyeleri Şii milislerin engellediğini söyledi. Halep'te savaşan muhalif gruplardan olan Fastaqim'in temsilcilerinden Zekeriya Malahifji, "Milisler halkı, geri dönmeye zorluyor" ifadesini kullandı.

NEDENİ BİLİNMEYEN ERTELEME

Tahliye müzakereleri sürecinde muhalifleri temsil eden El Faruk Ebu Bekir ise, Al Jazeera’ye verdiği demeçte, karşı tarafın önce tahliye için her şeyin hazır olduğunu bildirdiğini sonra ise nedenini bilmedikleri bir erteleme olduğunu belirtti.

Tahliye hazırlığını sürdürdüklerini belirten Ebu Bekir, önce sivillerden oluşan 3 otobüsün Halep’in batı kırsalına çıkması konusunda anlaştıklarını söyledi. Bu aşamanın bir iyi niyet testi olduğunu söyleyen Ebu Bekir, eğer her şey planlandığı gibi giderse tahliye sürecinin diğer aşamalarına geçileceğini belirtti. Anlaşmaya göre silahlı muhalifler hafif silahlarıyla çıkacak. Tahliyeler 24 saat içinde gerçekleşecek, bu süre yetmediği takdirde uzatma olabilir.

Tahliyeleri sağlayacak otobüsler Ramuse bölgesinde hazır bekliyor.

RUSYA: 6 BİN SİVİL  DOĞU HALEP'İ TERK ETTİ

Rusya Savunma Bakanlığı, son 24 saatte 2 bini çocuk olmak üzere 6 bin sivilin doğu Halep'te muhaliflerin denetimindeki bölgeleri terk ettiğini açıkladı. Bakanlık, 366 muhalifin de silahlarını bırakarak rejim güçlerinin kontrolü altındaki bölgelere geçtiğini duyurdu.

TÜRKİYE-RUSYA MUTABAKATI

Rusya'yla salı öğleden sonra başlayan ve akşam 19.00 sıralarında sonuçlanan mutabakata göre, ilk etapta bölgede sıkışan sivillerin Halep’in batısına çıkarılmasına öncelik verilecek. Siviller önce muhaliflerin kontrolünde bulunan güneybatıdaki İdlib kentine nakledilecek. Sivillerin burada kalıp kalmayacakları, Türkiye üzerinden Azez ve Halep'in kuzey kırsalına geçirilip geçirilmeyecekleri henüz değerlendiriliyor. Nihai planının, Türk ve Rus yetkililerin Çarşamba günü yapacağı görüşmelerin ardından netlik kazanması bekleniyor.

Taraflar arasındaki uzlaşma, ikinci etapta, kent merkezinin doğusundaki silahlı muhaliflerin de İdlib istikametinde güvenli şekilde tahliyesini öngörüyor. Muhalif grupların büyük bölümü kentten ayrılmayı kabul etti. Yetkililer mutabakatın, silahlı muhalif grupların bölgeden hafif silahlarıyla güvenli biçimde ayrılmasını da kapsadığını belirtti.

BM Özel Suriye Temsilcisi Staffan de Mistura ise, rejimin ileriki aşamada Halep'ten çıkanların sığındığı İdlib'e saldırmasından da endişe duyduklarını söyledi.

EN AZ 55 BİN KİŞİ İÇİN HAZIRLIK

Kızılay Başkanı Kerem Kınık'ın Al Jazeera'ye verdiği bilgilere göre, yaklaşık 55 bin kişinin Perşembe'ye kadar tahliye edilmesi bekleniyor ancak sayı artabilir. Kınık'a göre her ne kadar muhalifler için İdlib noktasında anlaşılmış olsa da, siviller de İdlib'i ve o yol üzerindeki yani batıdaki bölgeleri tercih ediyor.

Bu kişiler için kapasiteye uygun şekilde giyecek, gıda, battaniye, çadır gibi ihtiyaçlar Çarşamba sabahı itibariyle sınırın diğer tarafında hazırlanıyor.

Çadır kent, Halepliler uzun bir süre burada kalacağı için güvenlik gerekçesiyle İdlib'de değil, sınıra yakın bir noktada oluşturulacak.

Suriye Ordusu ateşkesten haberdar olmadıklarını açıklasa da Rusya'nın BM Büyükelçisi ateşkesi resmen doğruladı. BM Güvenlik Konseyi'ndeki Halep toplantısı öncesi gazetecilere açıklama yapan Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vitaly Churkin, muhaliflerin birkaç saat içinde Halep'ten ayrılacağını, sivillerin rejimin koruması altında olduğunu ve kentten ayrılmalarına gerek olmadığını söyledi. Toplantının ardından ise, "Muhalifler ayrılmaya başladı. Askeri operasyonlar durdu ve Halep'in doğusundaki savaş bitti. Suriye hükümeti Halep'in doğusunda yeniden kontrol sağladı" dedi.

Ateşkesin sağlandığı 19.00 sıralarından bu yana rejim güçlerinin saldırıları kesilmiş durumda.

ERDOĞAN'DAN HALEP TELEFONU

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, akşam saatlerinde Antonio Guterres'i telefonla arayarak Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği görevini yemin ederek üstlenmiş olmasından dolayı tebrik etti. Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisine başarı dileklerini ilettiği Guterres ile Halep'teki insanlık dramını da konuştu. "Şam rejiminin ve destekçilerinin Halep’te yürüttükleri vahşetin tüm dünyayı dehşete düşürdüğüne" dikkat çeken Erdoğan, kentteki ortamın mutlaka rahatlatılması gerektiğini vurguladı.

Türkiye'nin bunu sağlamaya odaklandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu çerçevede kısmi bir ateşkes üzerinde mutabakat sağlandığını hatırlattı. Erdoğan, sivillerin ve muhaliflerin tahliyesine yönelik çabaların yoğunlaştırıldığını, ayrıca bölgeye insani yardımların ulaştırılmasına odaklanılacağını vurguladı.

Halep'te yaşananlar karşısında BM'nin harekete geçmesinin önemine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuyla ilgili BM Genel Kurulu’nun olağanüstü toplanmasını beklediklerini belirtti. Guterres'in ise, "Suriye ve Irak'tan gelen mülteciler konusunda yaptıklarıyla tüm dünyada takdir toplayan Türkiye'nin Halep meselesindeki duyarlılığına katıldığını" ifade ederek, uluslararası toplumun bu drama seyirci kalmaması gerektiğini söylediği öğrenildi.

BMGK ACİL TOPLANDI

BM Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric yazılı açıklamasında, BM'nin Halep'teki durumu bağımsız olarak gözlemleme imkânı olmadığını ancak bölgeden katliam haberleri geldiğini belirtti. Dujarric, "BM Genel Sekreteri Ban, Halep'te çocuk ve kadınların da arasında olduğu çok sayıda sivilin katledildiği haberleri nedeniyle alarma geçti" ifadelerini kullandı. Ban'ın Halep'teki siviller için taşıdığı ciddi endişeyi ilgili taraflara ilettiği ve Suriye Özel Elçisine konuyu ilgili taraflar nezdinde takip etmesi için talimat verdiğini kaydeden Dujarric açıklamasında, "BM, sahadaki tüm taraflara sivilleri koruma ve uluslararası insancıl hukuka uyma yükümlülüklerini hatırlatıyor. Bu, özellikle Suriye hükümeti ve müttefiklerinin sorumluluğu" ifadelerine yer verdi.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) de, Fransa ve İngiltere'nin talebiyle TSİ 20.00'de acil toplandı. Toplantıya BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun da katıldı ve konseye Halep'teki son gelişmelerle ilgili bilgi verdi.

"BM, Halep'te çok sayıda sivilin hükümet yanlısı güçler tarafından hava saldırıları ya da infaz yöntemiyle öldürüldüğüne ilişkin güvenilir raporlar aldı. Hava saldırılarının ardından caddelerde yanan insan bedenlerinin yer aldığı şok edici görüntüler gördük."

"Halep'te tahliye için Türkiye ve Rusya arabuluculuğunda tarafların müzakerelerinin sürdüğünü anlıyoruz. Biz bu çabaları destekliyoruz."

"Suriye yönetimiyle müttefikleri Rusya ve İran'a, uluslararası hukuk altındaki yükümlülüklerine saygı göstererek Halep'teki sivillerin kentten ayrılmalarına ve yardım kuruluşlarının Halep'e insani yardım ulaştırmasına izin vermeleri çağrısı yapıyorum. Savaş hukuku ve evrensel insan haklarına saygı gösterilmeli."

YOĞUN DİPLOMASİ TRAFİĞİ

Birkaç haftadır Rusya ile Suriyeli muhaliflerin Ankara'da görüştüğüne dâir söylentiler vardı. Rus Dışişleri Bakanı Lavrov bunu yalanlamamış, "İnsani durum için herkesle görüşürüz" demişti.

Bir taraftan Rusya ve Türkiye arasındaki görüşmeler de sürüyordu.

Bu sırada Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu başta olmak üzere Ankara'dan gelen açıklamalarda "insani koridor çok acil, ateşkes beklenmemeli" deniliyordu. Ancak muhaliflerin sahadaki kontrolünün zayıflamasıyla bu duruş değişti ve acil ateşkes çağrısı öne çıktı.

HALEPLİLER 6 KİLOMETREKARELİK ALANDA SIKIŞTILAR

Suriye'de Esed rejiminin başlattığı son saldırı dalgasında denetimleri altında kalan bölgelerin çoğunu kaybeden muhalifler 6 mahallede, 6 kilometrekarelik alanda toplanmış durumda. Bu mahallelerde on binlerce de sivil var. Siviller, rejim saldırılarına hedef olmamak için kendilerine güvenli nokta bulmaya çalışıyor. Ancak bunu başarmaları da zor. Zira bombardımanlardan kurtulsalar da başka bir tehditle karşı karşıyalar. Bölgedeki sivil halkın Al Jazeera'ye verdiği bilgiye göre rejim güçleri, muhaliflerle bağlantılı oldukları iddiasıyla onlarca sivili kurşuna dizerek öldürdü.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi de Pazartesi günü 60 kişinin bombardımanlar ya da kurşuna dizilmeleri sonucu hayatını kaybettiğini açıkladı. Gözlemevi direktörü Rami Abdulrahman, "Halep savaşı sona ermek üzere. Çok kısa bir süre sonra bitecek. Bu toptan bir çöküş..." ifadelerini kullandı.

BU BELKİ DE SON SESLENİŞİM

Kuşatma altında, âkıbetlerinin ne olacağını bilmeyen bazı Halepliler, sosyal medya aracılığıyla seslerini duyurmaya çalışıyor. Selim Ebu Nassar, kuşatılmış Halep’te bir dişçi. Pazartesi günü rejimin eline geçen Bustan el Kasr bölgesinde bir hastanede çalışıyordu. Esed ordusunun ilerleyişinden sonra o da muhaliflerin elinde kalan Ansari bölgesine kaçtı. İnternet üzerinden yayınladığı videoda bir ateşkes çağrısı yaptı. Nassar, muhaliflerin bölgelerindeki insani şartların çok zor olduğunu anlattı:

“Bu belki de son seslenişim. Umarım dünyanın bir tarafında biri beni duyar ve kendi hükümetlerine iletir ki bombardıman, savaş bu delilik durdurulsun. Biz yaşamak istiyoruz. Hayatı seviyoruz. Umarım bir daha görüşebiliriz.”

Lina Şami, kuşatılmış bölgeden haber aktaran bir mimar. Sosyal medyada çok sayıda kişi tarafından takip ediliyor. O da Twitter’de ‘son mesajı’nı yayınladı. ‘Halep’te bir soykırım tehlikesiyle karşı karşıyayız’ diyen Şami en az 50 bin sivilin hâlâ kuşatılmış bölgelerde yaşadığını söyledi ve yardım talep etti.

TÜRKİYE'DE PROTESTO GÖSTERİLERİ

Halep'ten gelen haberler nedeniyle, başta İstanbul ve Ankara olmak üzere bazı kentlerde protesto gösterileri yapıldı. İstanbul Taksim'de Rus Başkonsolosluğu önünde toplanan bir grup Esed, Rusya ve İran aleyhine sloganlar attı.

Ankara'da da protestonun adresi Rus Büyükelçiliği önüydü. Büyükelçilik binası önünde gece geç saatlerde toplanan grup, Halep'teki saldırıları kınayan, Esed rejimi ve rejime destek veren ülkeleri eleştiren sloganlar attı.

Sosyal medyada da birçok kullanıcı #HalepteKatliamVar etiketiyle kentte yaşananları kınayan ifadeler paylaştı.

Kaynak: El Cezire Türk, Reuters, AFP, AA, Twitter

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.