Benin Uyruklu Genç, İslam'ı Seçti

Benin uyruklu Mahuna Chrıst Junıor (21), üniversite eğitimi için geldiği Gümüşhane'de müftülüğün faaliyetlerinden etkilenerek İslamiyet’i seçti.

Gümüşhane Üniversitesi Türkçe Uygulama Bilimler Bölümü öğrencisi Benin uyruklu Mahuna Chrıst Junıor, ev arkadaşı ve İl Müftülüğünün yaptığı etkinliklerden etkilenerek İslamiyet’i seçti.

Müslüman olmaya karar veren Junıor için Gümüşhane İl Müftülüğünde "İhtida Merasimi" düzenlendi.

Gümüşhane İl Müftüsü Hüseyin Gün rehberliğindeki merasimde Kelime-i Şehadet getirerek Müslüman olan Junıor, "Halit" ismini aldı.

İslamiyet’i seçen Halit, "Ev arkadaşım Eyüp beni müftülüğün programlarına davet ediyordu. Beraber dini programlara gittik. Bu programlar ve ev arkadaşım Eyüp beni çok etkiledi. Ev arkadaşım Eyüp’ün dini İslam ve biz beraber güzel zamanlar geçiriyoruz. Kendisi çok iyi bir insan. Dinini çok güzel yaşıyor, bu beni çok etkiledi. Beraber dini sohbetlere gittik. Etkinlikler yaptık. Bu ortamda beni çok etkiledi ve doğru yolun İslam olduğunu anladım. Bu gibi nedenlerle İslamiyet’i seçtim." diye konuştu.

İl Müftüsü Hüseyin Gün de, İl Müftülüğüne bağlı gençlik koordinatörlerinin çeşitli dini etkinlikler gerçekleştirdiğini belirterek, "Öğrencilerimizle birlikte sabah namazı buluşmalarımız, cami buluşmalarımız, çeşitli etkinliklerimiz oluyor. Bu etkinlikler çerçevesinde Ramazan ayında bir kardeşimiz İslamiyet'i seçmişti. Bu gençlik koordinatörlerimizin çalışması neticesinde de hem camiden, cami görevlimiz tarafından yürütülen hizmetlerden etkilenen Halit  kardeşimiz de İslamiyet'i seçti. Bundan dolayı son derece memnunuz.  Henüz yirmi bir yaşında bu genç kardeşimizin güzel dinimiz İslam'ın bu güzellikleri çerçevesinde İslamiyet'i kabul etmesi son derece bizi memnun etmiştir. İlgilendiğimiz diğer ülkelerden gelen kardeşlerimiz ve gençlerimiz de var. Onlarla ilgili faaliyetlerimize devam ediyor. Allah bu evladımıza ve bizlere inandığımız değerler, inancımız doğrultusunda hareket etmeyi nasip etsin." ifadelerini kullandı.

Müftü Gün, "Bu arkadaşımız ev arkadaşı olan Müslüman bir genç kardeşten etkileniyor. Daha önce İslamiyet'i seçen kardeşimizle birlikte katıldıkları programlar da var. Bizim buluşmalarımız oluyor; sabah namazı buluşmaları, üniversite gençliğiyle yaptığımız buluşmalar ve aynı zamandaki camimizde yürütmüş olduğumuz programlar var. İslamiyet’i seçen bu kardeşimiz bunlara o arkadaşlarıyla katılarak, oradaki yürütülen hizmetlerden, anlatımlardan, sunumlardan, İslamiyet'in saf ve temiz o güzelliklerini her şeyden evvel bizzat gözlemleyerek İslamiyet'i seçtiğini ifade etti. Biz ihtida merasimi düzenledik. Aslında bir kardeşimizin veya bir kimsenin seçmesiyle ilgili böyle bir merasime ihtiyacı yok. İslam inancına göre, kişinin imanı, inancı, Allah'la kendi arasındadır. Böyle bir araya girecek, bir merasime de ihtiyaç yok ama şahitlerin huzurunda bu kardeşimize İslamiyet'i anlatmak, onun sorularına cevap vermek ve aynı zamanda küçük hediyelerle Halit’i onur etmek amacıyla böyle bir program tertip ettik. Din görevlilerimiz ve kardeşimizin ev arkadaşları da ona katıldılar. Dolayısıyla böyle güzel bir program oldu." dedi.

Kaynak: Diyanet Haber

İslam ve İhsan

İSLAM NEDİR?

İslam Nedir?

KELİME-İ ŞEHADET VE ANLAMI

Kelime-i Şehadet ve Anlamı

KELİME-İ ŞEHADET'İN HAKİKATİ

Kelime-i Şehadet'in Hakikati

KELİME-İ TEVHİD VE ANLAMI

Kelime-i Tevhid ve Anlamı

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.