Bebeğiniz İlk Adımlarını Sağlıkla Atsın

Bebeklerin sağlıkla yürümeye başlamaları için dikkat edilmesi gereken hususlar...

Bebeğin ayakta durmaya başlaması ve ilk adımları, anne babalar için en heyecan verici olayların başında geliyor. Bebeğin ayağa kalkmasıyla birlikte birçok aile vakit kaybetmeden ilk adım ayakkabısı ve yürüteç alıyor. Oysaki bebekler yaklaşık 2 yaşına gelinceye kadar ayakkabıya ihtiyaç duymuyor. Yürüteç ise halk arasında bilindiği gibi, yürümeyi hızlandırmıyor tam aksine yavaşlatabiliyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü'nden Uz. Dr. İncilay Üstündağ, bebeklerin sağlıkla yürümeleri için önemli önerilerde bulundu.

BEBEKLER 2 YAŞINA KADAR AYAKKABI GİYMEMELİ

Ayakta durmaya başlayan bebeklere hemen ilk adım ayakkabısı almak doğru bir yaklaşım değildir. Bebekler 2 yaşına kadar ayakkabıya ihtiyaç duymamaktadır. Bebeğin ayak tabanının yere temas etmesi, ayak kaslarının gelişmesi açısından oldukça önemlidir. Yaygın inanışın aksine yalın ayak yürümek düz tabanlığa neden olmamaktadır. Bebeklerin düz zeminde altı kaydırmayan çorap ve patiklerle yürümesini sağlamak en doğru yaklaşım olacaktır. Bu durum ev içinde geçerlidir. Dışarıya çıkarken bebeğin ayağını sıcaktan, soğuktan, yerdeki sivri-keskin tehlikelerden korumak için bir ayakkabıya ihtiyaç olacaktır. Bu ayakkabının mutlaka ortopedik ilk adım ayakkabısı olması şart değildir. Bebek için doğru ayakkabının; ayağını sarması, yere temas hissi vermesi, hafif, yumuşak olması yeterlidir. Yüksek konçlu, yani arkası bileği kavrayıp destekleyen, önü ise yumuşak ve geniş olan ayakkabılar tercih edilmelidir. Ayakkabının önünde bir parmak boşluk kalmalı ama ayağı hızlı büyüyor diye çok büyük ayakkabılar alınmamalıdır.

6-15 AY ARASI BEBEKLERİN YARISI YÜRÜTEÇ KULLANIYOR 

Ayakta durmaya başlayan bebeklere hemen yürüteç almak yapılan bir diğer yanlıştır. Araştırmalar yürütecin yürümeyi hızlandırmak bir yana, bir miktar gecikmeye bile neden olduğunu göstermektedir. 6-15 ay arası bebeklerin yarıdan fazlası ailelerinin yanlış inancı nedeniyle yürüteçle yürütülmektedir. Yürütece konulan bebeğin vücudunda pozisyona bağlı omurga değişiklikleri, kalça eklemine baskı, parmak ucuyla itme hareketi nedeniyle kas gruplarında dengesiz gelişim gibi problemler ortaya çıkabilmektedir.

EV KAZALARINA DİKKAT

Yürütecin neden olabileceği güvenlik sorunları da göz ardı edilmemelidir. Hastanelerin acil servislerine yürütecin neden olduğu kazalarda yaralanan çok sayıda bebek getirilmektedir. Bu kazaların birçoğu anne babanın gözü önünde olmaktadır. En sık merdivenden düşme sonucu kırık ve ağır kafa travmalarıyla karşılaşılmaktadır. Yürüteçle yüksek yerlere daha kolay ulaşabilen bebeğin masa örtüsünü çekerek sıcak su-çay-kahve ile yanması, üzerine televizyon gibi büyük cisimlerin düşmesi, küvete-havuza düşüp boğulması sık karşılaşılan kazalardır. Bu bilgiler ışığında, bebek yürümeyi öğrenirken ona; oturup kalkıp, tutunup sıralayarak, ayağıyla yeri hissederek yürüyebileceği, kendine güvenmeyi öğreneceği emniyetli alanlar yaratmak en doğru yaklaşım olacaktır.

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.