Aziz Mahmud Hüdayi Camiî’nde Mevlid Geleneği Asırlardır Sürüyor

Üsküdar Müftülüğü ve Hüdayi Vakfı işbirliğiyle Aziz Mahmud Hüdayi Camiî’nde düzenlenen Mevlid-i Şerif programı yüzlerce Müslümanın katılımıyla îfa edildi.

Aziz Mahmud Hüdayi Camiî’nde, Rebiülevvel ayının 12. gecesi Hatemü’l Enbiya ve seyyidü’l enam, Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa’nın dünyayı teşrifi münasebetiyle Mevlid-i Şerif programı düzenlendi.

AZİZ MAHMUD CAMİİ’NDE MEVLİD-İ NEBİ PROGRAMI DÜZENLENDİ

Mevlid programı 26 Eylül Salı günü Üsküdar Hüdayi Külliyesi'nde Akşam namazını müteakiben verilen iftar yemeğiyle başladı. Ardından Kur’an Kerim tilavetiyle devam etti.

Dr. Adem Ergül, gecenin ihtiva ettiği anlam ve öneme dair kandil sohbeti verdi.

Büyük bir kalabalıkla kılınan yatsı namazını müteakiben Mevlid-i Şerif okundu, ilahiler söylendi. Ardından eller semaya yöneldi, tazarru ve gözyaşıyla dualar edildi.

Programdan sonra Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in sakal-ı şerifi meftun gönüllerin nazarına sunuldu. Beyefendiler, hanımefendiler yüzlerce Müslüman akın akın Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem’in mübarek sakalını görmek üzere hazır bulundular.

İslam ve İhsan

MEVLİD NEDİR? MEVLİD NE ZAMANDAN BERİ KUTLANIYOR?

Mevlid Nedir? Mevlid Ne Zamandan Beri Kutlanıyor?

MEVLİT OKUTMAK SEVAP MIDIR?

Mevlit Okutmak Sevap mıdır?

MEVLİD-İ ŞERİF'İN HİKAYESİ

Mevlid-i Şerif'in Hikayesi

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.