Avrupa’da İslam Karşıtlığı Müslümanlara Yönelik Şiddet Eylemlerine Dönüştü

Avrupa İslamofobi Raporu, eski kıtada insanlık dışı ırkçı ideolojilerin şiddet eylemlerine yol açtığına, son yıllarda Müslümanların dini kimlikleri nedeniyle maruz kaldıkları fiziki saldırılardan ötürü ciddi mağduriyetler yaşadığına dikkat çekiyor.

Avrupa'da İslam karşıtlığı üzerine çalışmalar yapan Türk-Alman Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Enes Bayraklı ve Georgetown Üniversitesinden Prof. Dr. Farid Hafez'in hazırladığı "Avrupa İslamofobi Raporu 2020" Avusturya'daki Leopold Weiss Enstitüsü tarafından kamuoyuyla paylaşıldı.

Çeşitli ülkelerden 37 akademisyen, uzman ve sivil toplum aktivistinin katkıda bulunduğu ve 31 ülkenin ele alındığı raporda Avrupa'da İslam karşıtlığının 2020'de nasıl seyrettiği örneklerle anlatıldı.

Uluslararası birçok kurum tarafından desteklenen raporda, siyasetten medyaya, sosyal yaşamın çeşitli alanlarında Müslümanların karşı karşıya kaldığı ırkçı saldırı ve eylemler derlendi.

Kovid-19 kısıtlamaları nedeniyle 2020’de İslam karşıtlığı her ne kadar dijital platformlara taşınsa da başta kadınlar olmak üzere Müslümanlar fiziki saldırıların hedefi olmayı sürdürdü.

Irkçı şiddet Almanya'da 9 kişinin canına mal oldu

Almanya’nın Hanau kentinde aşırı sağcı bir teröristin göçmen kökenli 9 kişiyi katletmesi geçen yıla damga vuran en önemli ırkçı saldırı olarak kayıtlara geçti. Teröristin özellikle göçmen kökenli kişilerin uğrak mekanlarına yönelik araştırma yaptığı ortaya çıktı.

Danimarka’da ise bir Müslümanı takip eden iki kişi, mağdura "Müslüman mısın? Neden buradasın?" şeklinde sorular yöneltti. Mağduru evine kadar takip eden şahıslar, zorla evine girdikleri Müslüman'ın ağır şekilde yaralanmasına neden oldu.

Estonya'da Türk Büyükelçiliği önüne domuz kafası

Estonya’da maskeli bir kişi başkent Tallinn’de Türkiye ve Azerbaycan Büyükelçiliklerinin yanı sıra bir İslam merkezinin önüne domuz kafası bıraktı.

Fransa'da örtülü iki kadın bıçaklı saldırıya uğradı

İslam karşıtı düzenleme ve söylemlerin gündelik yaşamın bir parçası haline gelmeye başladığı Fransa’da ise biri 19 diğeri 40 yaşlarında iki tesettürlü kadın Eyfel Kulesi yakınlarında bıçaklı saldırıya uğradı. Müslüman kadınlara ağır hakarette bulunan saldırganlar, 40 yaşındaki kurbanın akciğerine isabet eden bıçak darbeleri nedeniyle ağır yaralanmasına neden oldu.

Finlandiya’nın batısında yer alan Teuva’da genç bir Müslüman, kasaba halkının fiziksel saldırısına uğradı. Saldırıda yaralanan genç hastaneye kaldırıldı. Failler hakkında herhangi bir cezai işlem yapılmadı.

Kosova'da bir cami yakıldı

Kosova'nın başkenti Priştine'nin yaklaşık 40 kilometre batısındaki Verboc köyünde bir cami yakıldı.

Kuzey Makedonya’nın Bitola kentinde yeni inşa edilen iki caminin dış cephesine "Ayasofya bir kiliseydi ve öyle kalacak" ifadesi grafiti şeklinde yazıldı.

Sırbistan'da göçmen merkezine araçla girdi

Sırbistan’ın Obrenovac bölgesinde bulunan bir göçmen merkezine aracıyla giren saldırgan, "Müslüman bir devlet istemiyorum", "Kız arkadaşımın göçmenler tarafından saldırıya uğramasını istemiyorum" dedi.

İspanya’nın Malaga kentinde iki Müslüman kadın, kimliği belirsiz kadınlar tarafından çocuklarının önünde başörtüleri çekilerek tehdit edildi ve fiziksel saldırıya uğradı.

Karadağ’da Boşnak uyruklu 3 kişi saldırıya uğrayarak darbedildi. Saldırganlar, “Türkiye’ye gitme zamanı geldi, burada istenmiyorsunuz” şeklinde ırkçı ifadeler kullandı.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.