ölüm   (8886 içerik bulundu)

İsrail, Gazze Şeridi'ni Kaçışı Olmayan Ölüm Kampına Çevirdi

Prof. Dr. İrfan Kaya Ülger: "İsrail'in Gazze'ye kara harekatı başlatması sivil halkı da cezalandırmayı hedefleyen bir adım olacaktır. Sivillerin zorla güne

Ölümün En Net Tefekkürü

Ölümden nasihat alabilir miyiz, ölüm en net nasıl tefekkür edilebilir?

Ey Allah’ın Peygamberi Ölümden mi Korktun?

“Ey Allâh’ın Peygamberi! Ölümden mi korktun?” diye soran Azrâil aleyhisselam’a, İlyas aleyhisselam’ın verdiği cevap...

Peygamberimizin Ölümü İle İlgili Görüşler Nelerdir? Hangisi Kur’an’a Daha Uygundur?

Pozitivist düşünceler sebebiyle Peygamberimiz’in herhangi bir beşer gibi ölü olduğunu söyleyenler var. Bir de ölmedi diyenler var. Bu iki görüşün hangisi Kur’an

“Ölümden Öte Köy Yoktur” Atasözünün Anlamı Nedir?

“Ölümden öte köy yoktur” atasözünün anlamı nedir veyahut ne demektir?

Hz. Musa ve Kıptînin Ölümü

Mûsâ -aleyhisselâm-ın bir Kıptî ve Sıptî'nin arasında yaşanan bir kavgada tek niyeti onları ayırmak olma kasti ile yaşanan talihsiz olayda başına gelen hadisele

Pargalı İbrahim Paşa'nın Ölümüne Sebep Olan Hadise

Araştırmacı-Yazar Fahri Sarrafoğlu, Pargalı İbrahim Paşa'nın kim olduğunu ve ölümüne sebep olan hadiseyi anlatıyor.

Ölümü İstemek Caiz midir?

Ölümü istemenin İslamiyet’te yeri var mıdır? Ölümü temenni etmek caiz midir? Peygamberimiz (s.a.s.) ölümü istemek, temenni etmek hakkında ne buyurmuştur?

Yolumuz Sohbet Yoludur

Büyükler neden “Yolumuz sohbet yoludur” buyurmuşlardır?

Kur'an-ı Kerim'de Ayetlerden Oluşan Bölümlere Ne Denir?

Kur'an-ı Kerim'de ayetlerden oluşan bölümlere ne ad verilir veyahut birden fazla ayetin oluşturduğu metinlerin her birine ne denir?

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.