Veliler   (862 içerik bulundu)

Eğer Kalbin Yumuşasın İstiyorsan...

Cenâb-ı Hak, insanı kâinatın en şerefli varlığı kılmış, yarattığı her şeyi de ona emânet etmiştir. Kendisine lütfedilen büyük bir salâhiyetle yaşayan insanın, H

Dînini Kimden Öğrendiğine Dikkat Et!

Kendi yaşayışlarında Kur’ân ve Sünnet’e riâyet hassâsiyeti bulunmayan kimselere -velev ki onlar halk arasında mürşid olarak meşhur olmuş bulunsalar bile- îtibar

Ortaöğretim'de Başörtüsü Serbest!

Başbakan Yardımcısı  Bülent Arınç "MEB'e bağlı okullardaki öğrencilerin kılık ve kıyafetlerine dair yönetmelikte yer alan 'başı açık' ibaresi yürürlükten kaldır

Ümraniye'ye 'imam Hatip' Açılsın!

İstanbul’un 3. büyük ilçesi olan Ümraniye'de çocuklarını İmam Hatiplere gönderemeyen veliler, “Ümraniye'ye İmam Hatip Liseleri ve Ortaokulları istiyoruz” başlığ

3 Milyon Çocuk Yaz Kur'an Kurslarına Gitti

28 Şubat sürecinden sonra, Kur’an öğrenimine getirilen yaş sınırlamasının 2011 yılında kaldırılmasının ardından Kur’an kursları daha da şenlendi. Diyanet’in bu

Ömrünü Kelâmullâh'a Adayan Canlı Kur'ân

Hafız Abdurrahman Efendi(1909-1999), Kur’ân sahasında bizlere lutfedilmiş müstesnâ bir hâdim- i Kur’ân idi. Bir asra yakın ömrünü Kur’ân’a hizmet yolunda tükete

İnsanı İnsan Yapan Eğitim

Cenâb-ı Hak, yerleri ve gökleri insanın hizmetine sunmuştur. İnsanı da bu eşya ve kendisi karşısında sorumsuz ve başıboş bırakmamıştır. Yani Allâh, hem kâinâta

Fıtratla Oynama

Bu dünyadaki en cahil varlık nefs-i emmâredir. Çünkü o (başkasının değil) kendisinin düşmanıdır... Kendisinin kötülüğünü ister. Bütün gayreti kendini helak etme

Orucun Farz Olmasının Şartları

Bir kimsenin oruçla yükümlü sayılması için müslüman, akıllı ve ergen olması yanında, bu ibadete güç yetirecek bir sağlığa sahip olması ve yolculukta bulunmaması

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.