ümmet   (5178 içerik bulundu)

Bizden Önceki Ümmetlerde de Namaz İbadeti Var mıydı?

İslamiyet’ten önce namaz, oruç, hac, zekat gibi ibadetler var mıydı? Namaz ibâdeti, Peygamberimiz (s.a.s.) ile mi başlamıştır? Yoksa câhiliyye devrinde de var m

Şeytanın Ümmeti Nasıl Olunur?

Şeytan nasıl oldu da Allah'a asi oldu? İblisin/Şeytanın ümmeti nasıl olunur?

O Ümmetine Çok Düşkündür

Hz. Peygamber’in (s.a.s.) ümmetine düşkünlüğü nasıl anlaşılmalıdır?

Ümmetim Yetmiş Üç Fırkaya Ayrılacaktır

“Ümmetim, yetmiş üç fırkaya ayrılacak, bunların içinden bir fırkası kurtulacaktır”

“Allah, Bir Ümmete Rahmetle Muamele Etmek İsterse, O Ümmetin Peygamberini Onlardan Önce Öldürür” Hadisi

Hz. Peygamber (s.a.s.) neden ümmetinden önce âhirete intikal etmiştir? “Allah Teâlâ, bir ümmete rahmetle muamele etmek isterse, o ümmetin peygamberini onlardan

“Ümmetim 15 Şeyi Yapmaya Başlayınca Ona Büyük Belanın Gelmesi Vacip Olur!” Hadisi

Peygamberimizin (s.a.s.) “Ümmetim on beş şeyi yapmaya başlayınca ona büyük belânın gelmesi vâcip olur!” dediği şeyler.

“Cennetliklerin Yarısı Benim Ümmetimden Olacak” Hadisi

“Muhammed’in canı, kudret elinde bulunan Allah’a yemin ederim ki ben, sizin cennetliklerin yarısı olacağınızı umarım; çünkü cennete Müslüman olmayan kimse girem

Mute Savaşı'ndan Ümmete Hisseler

Müslümanların hayatılarına nadide birer örnek alması gereken çetin, zorlu ve bir o kadar bereketli bir hadise "Mute". İşte Mute'den ümmete hisseler...

Ümmet İle İlgili Hadisler

Ümmet ile ilgili hadisler nelerdir? Peygamber Efendimiz (s.a.v) ümmet ile ilgili neler buyuruyor? İşte ümmet bilinci, ümmet olmak ve ümmet sevgisi ile igili had

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.