Yapay Zeka Teknolojisini Kullananlar, Kullanmayanların Yerini Alacak

Yapay zeka, istihdamın geleceğine dair endişeleri artırırken bu teknolojiyi kullananların, kullanmayanların yerini alacağı öngörülüyor.

"Yapay Zeka: Kişisel Veriler, Algoritmalar ve Tehditler" başlıklı dosya haberin onuncu bölümünde AA muhabiri, yapay zeka kullanımının iş gücü piyasasına etkilerini değerlendirdi.

Dünya Ekonomik Forumu (WEF) tarafından yayımlanan İşlerin Geleceği Raporu'na göre, 2025 yılına kadar otomasyon ve yapay zekanın dünya çapında yaklaşık 85 milyon işin yerini alabileceği öngörülüyor. Öte yandan, insanlar, makineler ve algoritmaların iş bölümünde yaratacağı değişim sonucunda yaklaşık 97 milyon yeni işin de iş gücü piyasasına katılacağı belirtiliyor.

Birçok yüksek profilli şirket yakın zamanda otomasyon ve yapay zeka kullanımına ağırlık vererek iş gücünün bir kısmını tasfiye edeceğini açıkladı. Bu şirketler arasında yer alan IBM, Avrupa genelinde yaklaşık 10 bin kişiyi işten çıkarmayı planladığını açıkladı.

Aynı şekilde Amazon, yapay zeka odaklı süreçlerden elde edilen verimliliği maksimum seviyeye çıkarma hedefini gerekçe göstererek fiziksel iş gücü gerektiren bazı sektörlerde çalışan yüzlerce kişinin işine son vereceğini duyurdu.

Dijital medya şirketi BuzzFeed, geçen yıl aralıkta çalışanlarının yüzde 12'sini, nisan ayında ise yaklaşık yüzde 15'ini işten çıkardığını açıkladı. Şirket, haber birimi BuzzFeed News'i sonlandırmak için de planlar yaptığını bildirdi.

ABD eğlence endüstrisinin en büyük şirketlerinden Walt Disney, 7 bin çalışanını işten çıkarma ve 5,5 milyar dolarlık maliyeti ortadan kaldırma planını duyurdu.

Öte yandan, yapay zekanın istihdam üzerindeki olumsuz etkilerini ön gören devletler ise bu etkileri azaltmaya yönelik girişimlerde bulunuyor.

Avrupa Birliği, dijital beceri eğitimine yatırım yapmayı ve küçük ve orta ölçekli işletmelerin dijital dönüşüme uyum sağlamalarını desteklemeyi amaçlayan Dijital Avrupa Programını geçen hafta uygulamaya koydu.

"Yapay zeka pek çok meslek açısından dönüştürücü olacak"

Yenibiriş Yönetici Ortağı Uğur Karaboğa, AA muhabirine yaptığı açıklamada, üretken yapay zeka uygulamalarının rutin ve tekrarlayan işlerin otomasyonunu sağlayarak verimliliği artıracağını, ancak yine de insan işgücüne olan ihtiyacın devam edeceğini söyledi.

Karaboğa, iş gücü piyasasında hem işverenin hem de çalışanların bu sürece hazırlıklı olması gerektiğine vurgu yaparak, "Rutin işlerde verimlilik artarken bu teknolojiyi kullanacak insan gücüne ihtiyacın olacağı ve bazı hizmet alanlarında makinelerin yapamayacağı insan unsurlarının olduğu gerçeğini göz ardı edemeyiz. Süreçler ve yapay zekanın gelişimi ne olursa olsun, kişiselleştirilmiş hizmet sunmak, müşteri ihtiyaçlarını anlamak, karmaşık durumları yönetmek için iletişim becerilerini geliştirmek her zaman gerekli olacak. Önemli olan bizim bu sürece nasıl uyumlandığımız." diye konuştu.

Yapay zekanın çeşitli sektörleri farklı biçimlerde etkilediğini belirten Karaboğa, bazı sektörlerde rutin işlerin otomasyonunda büyük ilerleme kaydedildiğini dile getirdi.

Karaboğa, üretim ve lojistik hizmetlerinde bu anlamda önemli gelişmeler olduğuna dikkati çekerek, bu sektörlerde robotik otomasyon ve yapay zeka tabanlı süreç optimizasyonunun hızla arttığını ve artmaya da devam edeceğini ifade etti.

Değişimlere ayak uydurmak ve rekabette geri kalmamak için işgücünün her iki tarafının da önemli bir çaba sarf etmesi gerektiğini kaydeden Karaboğa, şöyle devam etti:

"Peki nedir bu çaba? Elbette eğitim ve gelişim fırsatlarını çeşitlendirerek doğru yetenekleri yakalamayı ve elde tutmayı amaç haline getirmek. Yetenek sıkıntısı yeni dünyanın önemli gündemlerinden biri. Yeteneğe erişim bu kadar zorlaşmışken sadece belli başlı üniversitelerden mezun olan yetenekleri değil farklı alanlarda yetkinliği yüksek gençleri iş hayatının içerisine başarılı bir şekilde dahil etmek zorundayız. Onlarla sıklıkla bir araya gelmeli ve iş dünyasından beklentileri konusunda fikirlerini almak zorundayız."

Yapay zekanın birçok mesleği dönüştüreceğini belirten Karaboğa, bazı alanların daha fazla ön plana çıkacağını, veri madenciliğinin bunların başında geldiğini sözlerine ekledi.

"Üretken yapay zeka, zihinsel iş yapan uzmanları daha çok etkileyecek"

Kariyer.net Üst Yöneticisi (CEO) Fatih Uysal da Kariyer.net tarafından gerçekleştirilen ve istihdam piyasasının değişim ve dönüşümünün ele alındığı analiz sonuçlarını paylaştı.

Buna göre, yapay zeka ile ilişkili pozisyonlarda işverenlerin talepleri yüzde 81 artarken, bu rollere olan arzda ise yüzde 11 artış kaydedildi.

Uysal, söz konusu sonuçların gelecekte yapay zeka becerilerini geliştiren adaylara daha fazla ihtiyaç duyulacağına işaret ettiğini belirterek, bazı mesleklerde yeni becerilere ihtiyaç duyulacağını, bazılarının ise tamamen ortadan kalkacağını söyledi.

Küresel iş gücü piyasasında teknoloji, medya ve dijital endüstrilerinin söz konusu otomasyon ve yapay zeka gelişmelerinden en çok etkilenecek sektörler olduğunu dile getiren Uysal, şunları kaydetti:

"Önceden yapay zekanın daha çok mavi yaka pozisyonlarda otomasyonu geliştireceği düşünülürken, günümüzde üretken yapay zekanın zihinsel iş yapan uzmanları daha çok etkileyeceği konuşuluyor. McKinsey’in raporuna göre, yüksek eğitim seviyesi gerektiren işler, üretken yapay zeka ile otomasyonu yapılma potansiyeli en yüksek olan işler. Lise düzeyi veya daha az eğitim gerektiren işlerin yüzde 54'ü üretken yapay zeka olmadan otomasyonu yapılabilirken, bu oran üretken yapay zeka ile yüzde 63’e çıkıyor. Master ve doktora seviyesi işlerde ise bu oran yüzde 28’den yüzde 57’ye çıkıyor. Bu nedenle, önümüzdeki dönemde yüksek eğitimli adayların yapay zeka konusunda kendilerini geliştirmesi gerekecek."

Yapay zeka teknolojilerinin gelişimiyle birlikte yeni iş kollarının ortaya çıkacağını kaydeden Uysal, şunları söyledi:

"Üretken yapay zekanın iş süreçlerine entegre olmasıyla ve gelişmesiyle mevcut işler dönüşüyor, yeni iş kolları da ortaya çıkıyor. Prompt Engineering, Data Etiketleme, Data Temizleme, Yapay Zeka Hukuki Uyum Uzmanı, AI Trainer, Sağlık ve Müşteri İlişkileri alanlarında Yapay Zeka Destekli Çözüm Uzmanları ve tabii birçok bot/asistan hizmetinin ortaya çıkacağını söylemek mümkün."

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.