Uyku Apnesinin Belirtileri

Uyku bozukluklarının en önemli sebebi olan uyku apnesinin belirtileri nelerdir?

Turgut Özal Üniversitesi, Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Gülbahar Darılmaz Yüce, gece boyunca terleme, gün içinde yorgunluk ve uyuklama, baş ağrıları, sinirlilik ağız kuruluğunun uyku apnesi hastalığı belirtisi olabileceğini belirtti. Yüce, uyku apnesinin vücutta ‘hipertansiyon, kardiyovasküler hastalıklar, serebrovasküler hastalıklar, metabolik sendrom’ gibi çok önemli rahatsızlıklara neden olduğunu açıkladı.

UYKU BOZUKLUĞUNUN EN ÖNEMLİ NEDENİ

Yüce, uykuda nefesin 10 saniye ya da daha uzun süre ile kesilmesi apne olarak adlandırıldığını söyledi. Uyku bozukluğuna yol açan yaklaşık yüz kadar hastalıktan en önemlisinin uyku apnesi olduğunu dile getiren Yüce, “Uykuda bütün vücut kasları gibi, damak ve solunum sistemi etrafındaki kaslar da gevşer, solunum yolu tıkanmaya başlar, uyku derinleştikçe solunum yollarındaki bu daralma daha da artar ve apneler süre ve şiddet olarak artar.” diye konuştu.

ÇOK SAYIDA ŞİKAYETİN NEDENİ

Yüce sözlerine şöyle devam etti: “Bunun sonucunda kişi ya uyanır veya farkında olmadan daha yüzeysel uykuya geçer. Bu döngü bütün gece boyunca defalarca tekrarlanır. Bu sebeple gece boyunca terleme, sabah dinlenmeden kalkma, gün içinde yorgunluk ve uyuklama, baş ağrıları, ağız kuruluğu, cinsel isteksizlik ve yetersizlik, sinirlilik, konsantrasyon eksikliği gibi şikayetlere neden olur. Gece tekrarlayan apneler nedeni ile kanda oksijen düzeyinde tekrarlayan düşmeler meydana gelir bu durum hipertansiyon, kalp hastalıkları ve serebrovasküler hastalıklara yol açar.”

TEDAVİSİ MÜMKÜN

Uyku apnesinin tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu söyleyen Yüce, “Ancak temel sorun tanı konma aşamasındadır. Çünkü pek çok hasta hastalığının farkında değildir veya farkında olmasına rağmen hastalık sadece uyku sorunu olarak görülmekte ve önemsenmemektedir.” şeklinde konuştu.

Tanıda Anamnez, KBB muayenesi, Epworth Uyuklama Skalası’nın önemli olduğunu vurgulayan Yüce, “Ancak kesin tanı, “Polisomnografi” denilen uyku testi ile konur. Hasta bir gece uyku laboratuvarında uyur ve gece boyunca izlenir. Ertesi gün, programa yüklenen veriler üzerinde skorlama yapılarak hasta hakkında detaylı bir rapor elde edilir” dedi.

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.