'Türkiye Satranç Öğreniyor Projesi' 5 Bin Sporcu Kazandırdı

Türkiye Satranç Federasyonu Başkanı Gülkız Tulay, "Türkiye Satranç Öğreniyor Projesi" sayesinde 18 yaş üstü yaklaşık 5 bin yetişkinin satranç sporcusu olduğunu söyledi.

Kırşehir Valiliği ile Türkiye Satranç Federasyonu tarafından 34. Ahilik Haftası etkinlikleri kapsamında düzenlenecek Uluslararası Açık Satranç Turnuvası'nın protokolü için kente gelen Tulay, 2021'in Ahi Evran Yılı ilan edildiğini hatırlattı.

Bu kapsamda hem Ahiliğin tanıtımına katkı sağlamak hem de satranç sporuna ilgiyi artırmak için protokol imzaladıklarını belirten Tulay, daha önce de başka yerlerde düzenledikleri Uluslararası Açık Satranç Turnuvası'nın çok güzel bir örneğini göstereceklerini, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını koşullarının el vermesi durumunda yarışmaya yurt içinden ve dışından çok sayıda sporcunun katılacağını ifade etti.

Tulay, Kovid-19 sürecinin en aktif federasyonu olduklarını vurgulayarak, çok güzel turnuvalara, kampanyalara ve projelere imza attıklarını, bu konuda güzel geri dönüşler aldıklarını dile getirdi.

Yarı yıl tatilinde Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu'nun da sporcularla buluştuğunu ve 2 bin 500 sporcunun dahil olduğu 9 gün süren çevrim içi yaş grupları milli takım kampı yaptıklarını anlatan Tulay, Bakan Kasapoğlu'nun Türkiye Satranç Öğreniyor Projesi'nin Türkiye geneline yayılması müjdesi ile çalışmalarını hızlandırdıklarını kaydetti.

Satranç sporunu öğrenmek isteyen herkese ulaşılmasının hedeflendiğini anlatan Tulay, şöyle devam etti:

"Biz de o tarihten itibaren 'Türkiye satranç öğreniyor' dedik. 18 yaş üstündeki yetişkinlerimizin yer aldığı, ücretsiz olarak eğitim kurulumuzun antrenörleri tarafından verilen Türkiye Satranç Öğreniyor Projesi çok ilgi gördü. Önümüzdeki günlerde bu projenin ikinci ayağı başlıyor. Satrançla tanışmış ama biraz daha ilerletmek, öğrenmek ve lisans çıkartmak isteyenler de bu projede yer alıyorlar. Türkiye Satranç Öğreniyor Projesi ve diğer projelerimiz çocuklarımızın, gençlerimizin hatta yetişkinlerimizin internete bağımlılığının azaltılması anlamında son derece güzel bir proje. Bu proje bir yıl boyunca devam edecek. Satrançla yeni tanışan yaklaşık 5 bin kişi sporcu oldu. Son derece güzel geri dönüşler alıyoruz."

Satrançta sporcu sayısı 1 milyonun üzerinde

Tulay, federasyon olarak sporcu sayısında büyük bir başarı yakaladıklarına işaret ederek, "Gururla söylediğimiz diğer bir konu lisanslı sporcu sayımız. 1 milyonun üzerinde lisanslı sporcu sayısına sahibiz. Altyapı milli takımında yer alan sporcularımızı bu süreçte mümkün olduğunca yaş grupları, Avrupa okullar, dünya okullar gibi uluslararası çevrim içi turnuvalara dahil etmeye çalıştık. Sporcularımız derecelerle döndüler." dedi.

Türkiye genelinde 1 Haziran'dan itibaren normalleşme sürecine girilmesiyle çalışmalarını bu yönde ilerlettiklerini aktaran Gülkız Tulay, sözlerini şöyle tamamladı:

"Çok özlenen yüz yüze turnuvalara da böylece başlamış olduk, programlarını yapıyoruz. İlk yüz yüze turnuvamızı 14 Haziran'da Çorum'da Türkiye Kadınlar Satranç Şampiyonası'nın finali ile yaptık. Çocuk ve yıldızlar takım turnuvaları başladı. İl seçmelerini temmuzun ilk haftasında hayata geçireceğiz. Bu turnuvaları yüz yüze yapmaya gayret ediyoruz. Ancak pandemi koşullarının hala tam sağlıklı olmadığı illerimizde hibrit sistem dediğimiz, belli bir salondan bağlanarak turnuvalara da olanak sağlıyoruz. Bu yazın sonuna doğru çocuk ve yıldızlar turnuvalarının finalini yüz yüze olarak gerçekleştirmiş olacağız."

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.