Suffe Meclisi Nedir?

Suffe Meclisi İslami İlimler Medresesi Sorumlusu Mehmet Büyükmutu ile Suffe Meclisi'nin yürüttüğü İslami ilimler eğitimi üzerine konuştuk.

Suffe Meclisi İslâmî İlimler Merkezi, Aziz Mahmud Hüdâyî Vakfına bağlı bir kurum olup İstanbul’da ilahiyat fakültesi kazanan öğrencilerin kabul edildiği ve Hüdâyî Vakfında eğitim almak isteyen bir İslâmî İlimler programıdır.

SUFFE MECLİSİ NEDİR?

Suffe Meclisi İslâmî İlimler Medresesi nedir? Biraz bahsedebilir misiniz?

Suffe Meclisi, tamamı İslâmî İlimlere dair kadim Arapça eserlerin okutulduğu bir medresedir. Yapısı itibariyle müstakil bir fakülte hüviyeti arz eden ve kendine dair beş senelik müfredatı olan ilmî bir ders halkasıdır.

Müfredatına ve okutulan kitaplara baktığımızda Sarf, Nahiv, Mantık, Belâgât ve diğer âlet ilimlerinin” yanı sıra Tefsir, Hadis, Fıkıh, Akâid ve Usûl-ü Fetva gibi “âlî ilimleri” görmekteyiz.

2012 Ekim ayında İstanbul’da kurulan Suffe Meclisi'nde derslere başlandı. Dersler Üsküdar’da Aziz Mahmut Hüdâyi türbesinin yakınında bulunan kendi özel binamızda icrâ ediliyor.

ÖZGÜN MÜFREDAT

Suffe Meclisi'nin kuruluş sebebi nedir ve neyi gâye edinmektedir?

Söz konusu İstanbul olduğunda ve ders halkası denildiğinde bir çok yapılanmayı görmemiz mümkündür. Cem’ eden bir şehir İstanbul. Fakat bu ders halkalarının bir kısmı tercih ettiği bazı dersleri verirken kimisi de ilahiyat fakültesinde alınan derslerin takviyesi niteliğinde eğitim vermektedir. halbuki ders halkasının kuruluşuna baktığımızda, kendine özgü bir müfredatı olan ve en önemlisi yedek parça vazifesi görmeyen bir oluşumdur. Bu sebeple Suffe Meclisi İslâmî İlimler Medresesi “ilahiyat fakültesi destek ve takviye programı”  gibi bir kurs programı değildir.

Bunlarla birlikte ders halkalarını zorunlu kılan ve birer kurum olarak vücut bulmaya icbar eden faktörler de bulunmaktadır. Bunların en başında, bazı ilahiyatlarda ve bazı hocalar sebebiyle zihni karışan, Kitap ve Sünnet’le arasına mesafe koyan, kadim ulemayı tenkit etme adı altında hakir görmeyi meşrulaştıran ve geçmişle olan bağlarımızı koparmaya çalışan ideolojik harekete karşı bağışıklık kazanmak ve bu yapılanmaya mukavemet göstermektir.

Mehmet_buyukmutu_roportaj2

İSLAM DAVASINA SAHİP ÇIKACAK HASBİ İNSAN YETİŞTİRMEK

Hal böyle olunca Suffe Meclisi’nin varlık sebebi, inşa edilmeye çalışılan yenidünya düzenine ve kutsal tanımayan moderniteye rağmen muazzez İslam davasına sahip çıkacak ve kurtuluşu “köklerinde” arayacak; keşf-i kadîmi mesnet bilip Necip Fazılları, Sezai Karakoçları, Mehmet Akifleri ulu hocaları telakki edecek; iman-fikir ve harekette “Kim var?” denildiğinde sağına ve soluna bakmadan ”Ben varım!” deme hüviyetini kendinde bulabilecek; ilimde, irfanda ve fikirde kendini yetiştirmiş ve tekâmülünü ehl-i sünnet çizgisine sarılmakla elde etmiş hasbî insan yetiştirebilmektir. Bu açıdan Suffe Meclisi; Fatih’ten ve Süleymaniye’den devraldığımız mirasın manevi emanetine liyakat göstermeyi gaye edinen; Necip Fazılın “Büyük Doğu” ve Sezai Karakoç’un “Diriliş Ruhuna” sahip gençlerini yetiştirmeye hizmet eden yeni medresedir.

SUFFE MECLİSİ BU YIL 20 TALEBE ALIYOR

Suffe Meclisi'nin imkânları ve burada eğitim alabilmenin şartları nelerdir?

Öncelikle Suffe Meclisi erkek öğrencilere yöneliktir. İstanbul’da ilahiyat fakültelerinde veya Din Kültürü bölümünde örgün okuyan erkek talebeler katılabilmektedir. Haftanın altı günü ders yapılmakta olup ders halkasına katılacak öğrencilerin beş sene boyunca devam etmeyi taahhüt etmeleri gerekmektedir. Derslerimiz tüm sene boyunca devam ediyor olup bayram izinleri ile birlikte yaz tatillerinde iki hafta, kış tatilinde bir hafta olacak şekilde bir izin dönemi yapmakta, diğer zamanlarda derslere devam etmektedir.

Uzun soluklu ve süreç itibariyle beş seneyi ihata eden bir müfredatı olduğundan izinleri oldukça kısıtlı tutmaktayız. Gelecek dönem yeni kayıtları başlamıştır. 30 Ağustos’ta başvurular sona erecektir. Kayıtlar online olarak www.ilam.org.tr adresi üzerinden yapılmaktadır.

Ön kayıtlar bittikten sonra mülâkâtlar yapılacak ve kesin kayıt hakkı kazanan talebelerle derslere başlayacağız. Bu sene sadece 20 talebe alarak derslerimize yine kaldığımız yerden devam edeceğiz inşallah. Kesin kayıt hakkı kazanan talebelere kalma ve barınma imkanı, geniş bir kütüphane ve çalışma ortamı, bunlarla birlikte belli miktarda burs gibi imkanlar sunmaktayız. Dersleri aksatmayacak şekilde dönem içerisinde bazı geziler ve etkinlikler de yapmaktayız.

SOSYAL MEDYADAN İLETİŞİME GEÇEBİLİRSİNİZ

Programa katılmak isteyenler sizlere nasıl ulaşabilirler?

İletişim adresi olarak Aziz Mahmut Hüdâyi Vakfı Üsküdar Merkez binasının yanındaki yerimizde dersleri icra ediyoruz. İsteyenler buradaki yerimize gelebilirler. Bununla birlikte sosyal medya üzerinden de iletişim kurabiliriz.

Facebook: http://www.facebook.com/suffemeclisi

Twitter: https://twitter.com/suffemeclisi

Ayrıntılı Bilgi: http://ilam.org.tr/birimler/ilam-suffe-meclisi.html

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.